YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/2899
KARAR NO : 2008/10009
KARAR TARİHİ : 24.10.2008
Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, davalı yanca müvekkili aleyhine 1.400.000.000.TL bedelli bir adet bonoya dayalı olarak takip yapılmış ve usulsüz tebligat sonucu kesinleşmiş ise de, bonodaki keşideci imzasının müvekkili şirketi temsile yetkili kişiye ait bulunmadığını belirterek, bono nedeniyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tesbitine ve %40 oranında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davacı iddialarının doğru olmadığını bildirerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne, davacının bono nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine davalının kötüniyetli şekilde takip yaptığı takdir edilmediğinden davacının tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu dosyaya sunulan raporda senet üzerindeki imzanın borçlu şirket temsilcisine ait olup olmadığının belirlenemediği belirtilmiş ve davalı tarafça anılan rapora itiraz edilmiştir.
Bu durumda mahkemece imza incelemesi yönünden bir kezde Adli Tıp Kurumundan rapor alınıp uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 24.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.