Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2008/12307 E. 2009/8627 K. 30.09.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/12307
KARAR NO : 2009/8627
KARAR TARİHİ : 30.09.2009

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkilinin akrabası olan davadışı …’ın …plakalı aracı galerici olan davalıdan 9.500 YTL bedelle satın aldığını, aracın trafik kaydının … isimli kişiye ait olduğunu, satım bedeli olarak da müvekkili tarafından davalıya 25.12.2005 vade tarihli senet verildiğini, arabayı teslim alan …’ın daha sonra aracı davadışı oto komisyoncusu … isimli kişiye sattığını, bu satımdan sonra aracın (3) defa daha el değiştirerek en son olarak yine dava dışı …’ya satıldığını, aracın bu kişi elindeyken icra yoluyla araca el koyulduğunu icra dosyasında alacaklı olarak davalı … borçlu olarak ise aracın kayıt maliki …’un olduğunu, bu iki kişinin muvazaalı olarak bir borç ilişkisi yarattıklarını, aracın davalı …’in eline geçtiğini, davalının müvekkili tarafından araç bedeline karşılık verilen senedi iade etmeyip, müvekkili hakkında takibe koyulduğunu, bu nedenle dava açma zarureti doğduğunu belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile %40 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin senede dayalı olarak davacıdan alacaklı olduğunu, davacının iddiasını yazılı delille ispat etmesi gerektiğini öne sürerek davanın reddi ile %40 tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davalı tarafından davacı aleyhine bonoya dayalı olarak takibe geçildiği, davacı borçlu tarafından icra hukuk mahkemesinde bonodaki imzaya itiraz edildiği, ancak alınan raporda imzanın davacıya ait olduğunun tespit edilmesi üzerine davanın reddedildiği,davacı tarafından Cumhuriyet Savcılığına yapılan başvuru sonucunda savcılıktan takipsizlik kararı verildiği, davacının senede karşı olan iddiasını HUMK’nun 288-290 maddeleri uyarınca yazılı delille kanıtlaması gerektiği, ancak davacının iddiasını ispat edemediği gerekçesi ile davanın reddi ile davalı yararına %40 tazminata karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 30.09.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.