Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2008/12064 E. 2009/8422 K. 17.09.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/12064
KARAR NO : 2009/8422
KARAR TARİHİ : 17.09.2009

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı, davalı ile evli olduğu sırada davalının bilgisayar alacağını söyleyerek kendisinden iki adet boşa imzalı bono aldığını ileri sürerek senetlerden dolayı davalıya borçlu olmadığına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, ikametgahının bulunduğu Sultanhisar Asliye Hukuk Mahkemesinde davanın açılması gerektiğini ileri sürerek yetki itirazında bulunmuş, esasa cevabında ise ziynet eşyalarını bozdurup, bir miktar para ile birlikte davacıya verdiğini, toplam 6.000.00 YTL olan davacının davaya konu senetleri imzalayıp verdiğini, yeni senet bedellerini ödeyeceğine ilişkin, 16.02.2006 tarihli sözleşmeyi imzaladığını beyan ederek davanın reddini savunmuş, %40 tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece davacının davaya konu senetlerdeki ve davalının sunduğu sözleşmedeki imzaların kendisine ait olduğunu ancak içeriklerinin anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunu iddia ettiği ancak bu iddiasını doğrulayacak yazılı belge sunamadığı, eşler arasındaki hukuki işlemlerin senede bağlanması durumunda, bu senede karşı ileri sürülecek iddiaların da senetle ispatlanması gerektiği, davacının borçlu olmadığını kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine, %40 icra inkar tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan öteki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Somut olayda davacı aleyhine başlatılan icra takibinin durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmediği ve bu nedenle İİK.nun 72/4.maddesinde yazılı şartlar oluşmadığı halde davacı aleyhine tazminata hükmedilmesi doğru değil ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HUMK.nun 438/7.maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin öteki temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün iki nolu bendinin karar metninden çıkarılarak yerine “Davalının tazminat isteminin reddine” cümlesinin yazılarak hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 17.09.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.