Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2007/9644 E. 2008/3385 K. 03.04.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/9644
KARAR NO : 2008/3385
KARAR TARİHİ : 03.04.2008

Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, dava dışı … Gıda Ltd.Şti’nin müvekkili bankanın Sefaköy Şubesinin kredili müşterisi olup, açık hesap kredisi nedeniyle 4.8.2003 tarihi itibariyle bankaya olan borcunun 1.839.30 YTL olduğunu, borcunu ödemesi için keşide edilen ihtarnameye cevaben firma yetkilisinden habersiz olarak …’in yetkisiz ve vekaletnamesiz olarak firmayı borçlandırıcı işlemler yaptığını, borcu kabul etmediklerini bildirmiş,bankanın iç teftiş incelemesinde davalının firma tarafından, kendisine verilen yetki olmadığı halde işlem yaptığının anlaşıldığı bu suretle bankanın zarara uğratıldığını, alacağın davalıdan tahsili için girişilen icra takibine itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, %40’dan az olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, bankanın müşterisi olan … Ltd.Şti.’nin yetkilisi olan …’in müvekkilinin abisi olduğunu, davalının bir dönem bu firmada çalıştığını, davalının bankada yaptığı her işlemde firmayı arayıp teyit aldığını, işlemlerin firmanın bilgi ve izni ile yapılıp işlemlere de muvafakat edildiğini ileri sürerek husumet itirazında bulunduğu gibi esastan da davanın reddi ile tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, icra dosyası, bilirkişi raporu, tüm dosya kapsamından davacı bankanın dava dışı şirketle ilgili genel kredi sözleşmesi düzenlediği halde sözleşmede sadece bankanın imzasının yer aldığı, şirketin kaşe ve imzasının bulunmadığı, açık hesap şeklinde işleyen kredi hesabına göre şirket yetkilisi olmayan ve sözleşmede yer almayan davalıya nakit ödeme yapılıp, davalıya teslim olunan çek koçanından da provizyon yoluyla ödemeler yapıldığı, hesap kat tarihi itibariyle davalının borç tutarının 695.70 YTL olduğu, davacının bu durumda davalıya ödediği parayı sebepsiz zenginleşmeye konu edebileceği, davalıya ihtar keşide edilmediği, bu nedenle takip tarihine kadar temerrüdünden söz edilemeyeceği, davalının borcunun 695.70 YTL’ye temerrüt tarihinin icra takibi olup, ortada ticari ilişki de olmadığından talep olunabilecek faizin yasal faiz olabileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının itirazının 695.70 YTL asıl alacak yönünden ve bu tutara takip tarihinden yasal faiz uygulanacak şekilde iptaline, takibin devamına, hükmolunan miktarın %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp, davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan öteki yönlerin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Taraflar arasında sözleşme bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece somut olayda açıktan kredi kullandırma niteliğinde bir işlem bulunduğu kabul edilerek kredinin kullandırıldığı tarihten temerrüdün gerçekleştiği takip tarihine kadar aynı tür kredilere uygulanan faiz oranı uygulanarak davacının takip tarihi itibariyle talep edebileceği alacak miktarının hesaplanması, takip tarihinden sonrası için ise işin ticari niteliği gözetilip avans faizine hükmedilmesi gerekirken bu yönler gözetilmeksizin eksik inceleme ve yanılgılı gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 03.04 .2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.