Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2007/510 E. 2007/5395 K. 25.05.2007 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/510
KARAR NO : 2007/5395
KARAR TARİHİ : 25.05.2007

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –
Davacılar vekili, müvekkilinin alacağına karşılık dava dışı…’ ın verdiği iki adet çekin tahsili için bankaya götürüldüğünü ancak banka şubesinin bu çeklerin 3 yıla yakın bir süredir çalışmayan ve çekleri bankaca geri istenilen bir hesaba keşide olunduğunu belirtip, çekleri müvekkiline verdiğini, ardından müvekkilinin çeklerdeki imzaların da sahte olabileceği bilgisini edindiğini, bunun üzerine müvekkilinin imzasını karalamayı unutarak çekleri…’ a iade ettiğini, daha sonra çeklerle icra takibi yapıldığını, müvekkilinin alacaklı şahsı tanımadığını, aralarında hiçbir ilişki bulunmadığını iddia ederek borçlu olmadıklarının tespiti ile takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeni ile dava konusu çeklerin müvekkiline verildiğini, alacaklarını tahsil için giriştikleri icra takibine davacıların itiraz etmeyip, haciz sırasında borcu kabul ettiklerini savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata hükmolunmasını istemiştir.
Mahkemece kambiyo senedi olan çekin sebepten mücerret olduğunu, davacı şirket yetkilisi Mustafa Aralaşan’ ın 15.09.2005 tarihinde yapılan haciz sırasında takip konusu çeklerle ilgili borcu kabul edip, teminatın iadesine muvafakat ettiği gerekçesi ile davacının ve davalının tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davalı vekilinin temyizine gelince; İİK.’ nun 72. maddesi uyarınca açılan menfi tespit davası reddedilmiş olup, dava sırasında verilen ihtiyati tedbir kararının infaz edilmesi nedeniyle alacaklı davalı, alacağına geç kavuşmuş bulunduğundan İİK.’ nun 72/4. maddesi uyarınca alacaklı lehine tazminata hükmolunması gerekirken yazılı biçimde bu konudaki davalı isteminin reddi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, (2) sayılı bentte açıklanan nedenle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.