Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2007/11839 E. 2008/1113 K. 12.02.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/11839
KARAR NO : 2008/1113
KARAR TARİHİ : 12.02.2008

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davalılar : 1-… vek.Av.Yücel Akgül 2-…

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılardan … vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkilinin … isimli şahsa kefil olmak üzere 12 adet sıralı senetleri imzaladığını, senet borçlarının ödenmesi nedeniyle 26.08.2005 tarihinde lehtar davalı …’ın ibraname verdiğini, ancak senetlerden üçünün teslim edilmediğini, teslim edilmeyen bu senetlerden birisinin davalı …, diğer ikisinin de boş olan lehtar hanesine davalı …’ın ismi yazılarak bu şahıs tarafından icra takibine konu edildiğini ileri sürmüş ve müvekkillinin borçlu olmadığının tespiti ile tahsil edilen 1.500.-YTL.nin istirdadına, % 40 tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkilinden alınmış bir ibranamenin olmadığını, iddiaya konu ibraname ile takibe konu olan müvekkilinin alacaklısı olduğu senetlerin bağlantısının bulunmadığını, davacının haciz esnasında bizzat icra dairesine gelerek teminatın iadesine muvafakat ettiğini belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı …, … 2. İcra Müdürlüğü’nün 2005/8521 sayılı icra takibine 11.08.2005 tarihinde girişildiğini, 26.08.2005 tarihli ibraname ile 11 adet senedin iade edildiğini, kalan dava konusu 25.05.2005 vadeli 3.500.-YTL. değerindeki senedin icra masrafı ve harcı ödememek için icradan çıkartılmadığını, ancak ibraname tarihinden sonra icrada hiçbir işlemin yapılmadığını, diğer davalı …’in takibe koyduğu senetleri bu kişiye kendisinin vermesinin imkansız olduğunu, çünkü ibraname ile 11 senedin davacı-borçluya iade edildiğini, davacının bir dönem … ile ticari ilişkisi bulunduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece dava konusu iki ayrı icra takibine konu edilen 3 adet senedin davalı … tarafından imzalanan ibranamedeki senetler olduğu, bu senetlerden 25.06.2005 ve 25.07.2005 vadeli olanların davalı … tarafından diğer davalı …’a verildiği ve alacaklı kısmı boş olan senetlere …’in ismi yazılmak suretiyle icra takibine konu edildiği, davalıların birlikte hareket ettiği, davalı …’in iyiniyetli olmadığı, bunun aksinin davalı yanca kanıtlanamadığı gerekçeleri ile davanın kabulüne, … 2. İcra Müdürlüğü’nün 2005/8521 sayılı takibe konu 25.05.2005 vadeli 3.500.00.-YTL. meblağlı, … 5. İcra Müdürlüğü’nün 2005/9844 sayılı takibe konu 25.06.2005 vadeli
3.500.00.-YTL. meblağlı 25.07.2005 vadeli 3.500.00.-YTL. meblağlı senetlerden dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, 5. İcra Müdürlüğü’nün 2005/9844 sayılı dosyaya ödenen 1.500.00.-YTL.nin davalı …’dan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı … vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı iddiasının dayanağı olarak 26.08.2005 tarihli ibranameye dayanmış, davalı … ise takibe koyduğu bonoların anılan ibraname ile ilgisinin bulunmadığını, ibranamenin diğer davalı … tarafından verildiğini ve kendisini bağlamayacağını savunmuştur.
İbranameyi imzalayan … ise ifadesinde ibranameye konu olan 12 bonodan 11’ini davacıya iade ettiğini, sadece birini masraflara karşılık alıkoyduğunu, diğer davalı …’ye bono teslim etmediğini beyan etmiştir. Bu durumda davacının davalıya lehdar hanesi boş olarak verildiğini iddia ettiği dava konusu iki adet bononun lehdar hanesinin sonradan davalı … tarafından kötüniyetle doldurulduğu yolundaki iddiasını yazılı delille kanıtlaması gerekmektedir.
Mahkemece bu yönler gözetilmeksizin yanılgılı gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.02.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Aslı gibidir.