Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2007/11409 E. 2008/4996 K. 08.05.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/11409
KARAR NO : 2008/4996
KARAR TARİHİ : 08.05.2008

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacılar vekilince duruşmalı, davalı vekilince de duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vek. Av. …gelmiş, davacı tarafından kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı bankadan 265.818.512.500 TL kredi aldığını, teminat olarak 14 adet ipotek tesis edildiğini, krediye karşılık 60.000.000.000 TL ödeme yapıldığını, davalı bankanın 2003/9 ve 2003/10 sayılı dosyalardan takibe geçildiğini, takiplerin mükerrer olduğunu, ihtarla 1 günlük ödeme süresi verilmesinin objektif iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu, faiz ve fer’ilerine ilişkin talebin haksız bulunduğunu ileri sürerek 2003/10 sayılı takibin iptali ile borçlu olmadığının tespitine, 2003/9 sayılı takip dosyasından ödemelerin mahsup edilerek borcun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, ipotek limitini aşan alacak yönünden ilamsız takip yapılmasında İİK’ nun 45.maddesine aykırılık bulunmadığını, 2003/9 sayılı dosyadan 770.000.000.000 TL ipotek limiti ile sınırlı takibe geçildiğini, kefillerin kefalet limitinden sorumlu olduğunu, faiz ve fer’ilerine ilişkin talebin sözleşme ve mevzuata uygun bulunduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre davalı bankanın takip tarihi itibariyle 884.190.441.669 TL alacağı bulunduğu, 2003/9 sayılı dosyadan 770.000.000.000 TL üzerinden yapılan takibe yönelik menfi tespit isteminin yerinde olmadığı, müteselsil kefil aleyhine kefalet limiti üzerinden takip yapılabileceği gerekçesiyle 2003/9 sayılı takibe yönelik menfi tespit isteminin reddine, takibin devamına , 2003/10 sayılı takiple ilgili olarak … Süt Ürünleri Ltd.Şti. yönünden takibin durdurulmasına, müteselsil kefiller yönünden 256.000.000.000 TL üzerinden takibin devamına, tarafların icra tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Davalı banka tarafından davacı … Ltd.Şti.’ne 256.000.000.000 TL kredi verilmiş, banka lehine 770.000.000.000 TL’lik limit ipoteği tesis edilmiştir. Davalı banka 2003/9 sayılı dosyadan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla , 2003/10 sayılı dosyadan ise haciz yoluyla ilamsız takibe geçmiştir. Davacılar 2003/9 ve 2003/10 sayılı takip dosyalarından dolayı borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Davalı bankanın takip tarihi olan 07.02.2003 tarihi itibariyle … Ltd.Şti.’nden 884.190.441.669 TL alacaklı olduğu saptanmıştır.
Davalı banka lehine tesis edilen ipotek 770.000.000.000 TL limit ipoteği olduğundan ve borçlu ipotek limitiyle sorumlu bulunduğundan 2003/9 sayılı takip dosyasına yönelik menfi tespit davasının limiti aşan talep yönünden kabulüne, diğer yönlerden reddine karar verilmelidir.
2003/10 sayılı takip dosyasında alacaklı banka asıl borçlu … Ltd.Şti. ve kefiller aleyhine alacağın tamamı üzerinden haciz yoluyla ilamsız takibe geçmiştir.
İİK’ nun 45.maddesine göre asıl borçlu aleyhine ancak ipotek limiti fazlası yönünden takip yapılabileceğinden bu şirketle ilgili 2003/10 sayılı takip yönünden menfi tespit talebinin tamamen değil 114.190.441.669 TL haricindeki kısım yönünden kabulüne karar verilmelidir.
Müteselsil kefiller hakkında BK’ nun 487.maddesi uyarınca önce rehne müracaat etmeden takip yapma imkanı bulunmaktadır. Ancak kefiller kefalet limiti ve kendi temerrütlerinin sonuçlarından sorumludur. Bu durumda kefalet limiti 256.000.000.000 TL’ nin kefillerin temerrüde düştüğü tarihten takip tarihine kadar sorumlu olduğu faiz borcu saptanıp toplamı yönünden menfi tespit isteminin reddi, fazlası yönünden menfi tespit isteminin kabulü gerekir.
Mahkemece yukarıda açıklanan ilkeler gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 550.00.YTL duruşma vekalet ücretinin, davacılardan alınarak, davalıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 08.05.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.