YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/1050
KARAR NO : 2007/7114
KARAR TARİHİ : 05.07.2007
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkili bankanın Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesi’nden kaynaklanan alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibinin, davalı borçlu kefilin itirazı üzerine durduğunu belirterek itirazın iptaliyle takibin devamına, % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, takibe dayanak yapılan sözleşmedeki ve kefalet senedindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin kefaletinin kabulü halinde bile en fazla kredi limiti olan 3.000.000.-TL.den sorumlu olduğunu kefaletin zamanaşımına uğradığını, kefalet miktarının rıza hilafına sonradan doldurulduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davacı banka ile dava dışı asıl borçlu …arasında imzalanan kredi kartı sözleşmesi uyarınca 2 adet kredi kartı verildiği, davalının imzaladığı 1991 tarihli müşterek borçlu ve müteselsil kefalet senedinin limiti hernekadar 1.200.000.000.-TL. görülmekte ise de, kefalet senedine yapıştırılması gereken damga pulu miktarı ve sözleşme limiti nazara alındığında, kefalet senedinin 2.000.000.-TL.lık olması gerektiği, kefalet senedindeki tarihin ve limitin bilahare doldurulduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 2.000.000.-TL. asıl alacak, 397.500.-TL. temerrüt faizi, 19.875.-TL. % 5 gider vergisi, toplam 2.417.375.-TL.na ilişkin itirazın iptaliyle takibin devamına, asıl alacağa takipten itibaren % 135 akdi temerrüt faizi ve % 5 BSMV tahakkuk ettirilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalının % 40 tazminattan sorumluluğuna karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı bankanın temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, kısmen kabul, kısmen reddedildiğine göre, yargılamada kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına reddedilen kısım üzerinden karar tarihindeki A.A.Ü.T. uyarınca maktu vekalet ücretine hükmolunması gerekirken, adı geçen lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru görülmemiştir.
Nevarki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, yerel mahkeme hükmünün HUMK.nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle davacının temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenle hüküm fıkrasının son paragrafının 2. satırındaki “… davalıdan alınıp, davacıya verilmesine” cümlesinden sonra gelmek üzere “… yargılamada kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince 400.00.-YTL. maktu vekalet ücreti takdirine, davacıdan alınıp davalıya verilmesine” cümlesinin eklenmesine ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 05.07.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.