Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2006/3970 E. 2006/9940 K. 19.10.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/3970
KARAR NO : 2006/9940
KARAR TARİHİ : 19.10.2006

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı şirket ile … vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkilinin 1999 yılı Mayıs ayında tanesi 40.000.000.-TL.den 15 adet çekyatı, davalı … vasıtası ile davalı şirkete sipariş verdiğini ve siparişine karşılık her biri 350.000.000.-TL. bedelli (2) adet bononun davalı …’ya verildiğini, ancak davalı şirketin mallara zam yapıldığını belirterek, bonoların çeklerle değiştirilmesi talebinde bulunulduğunu, bunun üzerine müvekkilinin siparişten vazgeçip, bonoların iadesini talep ettiğini, ancak davalıların bonoları iade etmeyip, diğer davalı …’a ciro edildiğini, bu senetlerden ayrı olarak aynı miktarlı bir başka senedin hatalı olarak doldurulup iptal edilmesine rağmen diğer senetlerle birlikte müvekkili aleyhine takibe konulduğunu, müvekkilinin ticari itibarını korumak için, davalıların vekili ile anlaşıp, bono bedellerini ödeyip bonoları geri aldığını, davalıların, kendilerine ait olmayan tamamen karşılıksız kalan bono bedellerini tahsil ettiklerini, bu nedenle dava açma zarureti doğduğunu belirterek müvekkilinden haksız tahsil edilen bedelin faizi ile tahsiline ve % 40 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar … ve … vekili, davacının müvekkili …’dan nakit para alıp, karşılığında bonolar verdiğini, müvekkilinin bonoları ciro ettiğini, bonoların ödenmemesi üzerine takibe geçildiğini ve alacağın haricen tahsil edildiğini, davacının iddiasını yazılı delille ispat etmesi gerektiğini öne sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuş, diğer davalı şirket vekili ise müvekkilinin dava konusu senetlerde sıfatı olmadığı için kendisine husumet yöneltilemeyeceğini, ayrıca davacının malları teslim aldığını, bunu da ikrar ettiğini, davacının (1) yıllık hak düşümü süresinden sonra istirdat davası açtığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davalı şirket defterlerinde davacıya gönderildiği iddia olunan mallara ilişkin faturalara rastlanmadığı, davacının davalı yana yemin teklif ettiği, davalı …’ın ve …’nın yemin tebligatına icabet etmediği, …’nın isticvabında teslim hususunu hatırlayamadıklarını ifade ettiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı şirket ve … vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davalı şirketin, dava ve takip konusu senetlerde bir sıfatı bulunmadığı gibi, icra dosyasının da tarafı değildir. Hal böyle olunca mahkemece davalı şirket yönünden davanın husumet nedeni ile reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı şirket yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 19.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.