Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2020/4055 E. 2021/3071 K. 16.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/4055
KARAR NO : 2021/3071
KARAR TARİHİ : 16.03.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Dairemizin 28.09.2020 tarihli 2020/1515 E. 2020/11589 K. sayılı kararında gerekçeleri belirtildiği üzere;
Basit yargılama usulüne dair esasları düzenleyen CMK’nin 251/3. maddesinin sadece bir usul hükmü olmadığı, aynı zamanda maddi ceza hukukuna dair bir hüküm olduğu, bu nedenle basit yargılama usulünün yürürlük tarihini gösteren Geçici 5/(1)-d. maddesinde yazılı “hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalar yönünden” kısmının Anayasa ve uluslararası sözleşme metinlerinde düzenlenen “suç ve cezaların kanuniliği” ve “lehe kanun” ilkelerine aykırı olduğu, Anayasa’ya ve tarafı olduğumuz temel haklara dair uluslararası sözleşmelere (ve özellikle AİHS’ye) aykırı bu durumun Yüksek Yargıtay tarafından dikkate alınması gerektiği anlaşılmakla,
Mahkemece sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikteki “basit yargılama usulünün” uygulanma şartları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
2-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 09.02.2016 tarih ve 2014/71 Esas ve 2016/42 sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararından önce, Sinop Sulh Ceza Mahkemesinin 18.05.2012 tarihli kararı ile sanığın 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hapis cezasının TCK’nin 50/1 maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilmesine karar verildiği, Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 13.02.2014 tarihli kararı ile hükmün CMK’nin 231. maddesi uyarınca değerlendirilmesi bakımından bozulduğu, bozmadan sonra sanık hakkında 10 ay hapis cezası ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, sanığın denetim süresi içinde kasıtlı suç işlemesi ile hüküm aynen açıklandığı, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararından önce sanığın temyiziyle bozulan hükümdeki hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesinin CMK’nin 326/son maddesi uyarınca sanık lehine kazanılmış hak teşkil ettiği gözetilmeden hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 16.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.