Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2019/7231 E. 2021/3173 K. 17.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/7231
KARAR NO : 2021/3173
KARAR TARİHİ : 17.03.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, Nakil Vasıtasının İadesi

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
I)Sanık …’nın temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanığın 08/04/2014 tarihinde tebliğ olunan kararı CMUK’nın 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık süreden sonra 28/04/2014 tarihinde temyiz etmesi nedeniyle temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II)Katılan … İdaresi vekili ile sanık …’in temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3/22. maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine aynı Kanun’un 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK’nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun’un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun’a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2- 41 PB 850 plakalı nakil aracının kayden malikinin … olduğu; sanık …’in beyanına göre aracı, araç kiralama şirketinden kiraladığını söylemesi karşısında, … isimli kişi dinlenilerek konuya ilişkin beyanı alınıp, dava konusu aracın kayıt maliki tarafından kiralama şirketine kiraya verilip verilmediği, yine aracın bu iş yeri tarafından sanığa kiraya verilip verilmediği, kiralama şirketiyle taraflar arasında suç tarihi itibariyle geçerli olan yazılı kira sözleşmesi bulunup bulunmadığı konularının saptanması, suç tarihi ve öncesinde dava konusu aracın fiilen kim tarafından kullanıldığının kolluk marifetiyle belirlenmesi ile tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle aracın iyi niyetli üçüncü kişiye ait olup olmadığı belirlenerek müsaderesi ya da iadesine karar verilmesi yerine eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
1-Hükmün esasını oluşturan kısa kararda sanıklar hakkında tayin olunan temel cezada teşdit uygulanarak alt sınırdan ayrılındığı halde gerekçeli kararda temel cezada alt sınırdan uygulandığı belirtilmek suretiyle hükümle gerekçe arasında çelişkiye neden olunması,
2-Doğrudan verilen 83 gün adli para cezasının TCK’nin 52/2. maddesi gereğince günlüğü 20 TL üzerinden hesaplanarak sonuç adli para cezasına hükmedilmesi sırasında TCK’nin 50/1-a maddesinin uygulama maddesi olarak gösterilmesi,
3-Suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan TAPDK’nın davaya katılan olarak kabul edilip lehine vekalet ücretine hükmolunması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık … ile katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 17/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.