Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2019/33705 E. 2021/386 K. 21.01.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/33705
KARAR NO : 2021/386
KARAR TARİHİ : 21.01.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, Başkaca temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Kargo aracılığıyla hükmü temyiz etmeyen sanık …’a gönderilen 300 karton sigara ele geçirilen olayda, …’ın sigaraları dayısı …’nin kendisini arayarak … Üniversite kantinini işletmekte olan Sinan isimli şahsın gönderdiği paketi alarak … isimli arkadaşına vermesini söylediği, …’ın annesi ile yapılan görüşmede … isimli bir kardeşinin olduğunu ve aile arasında kendisine ‘…’ ismiyle hitap ettiklerini belirttiği, ancak sanığın aşamalardaki savunmalarında; dava konusu kaçak sigaralarla ilgisinin bulunmadığını, suçlamaları kabul etmediğini beyan etmesi karşısında, kargo gönderim tarihine ilişkin sanıkların olay tarihinde kullanımlarında bulunan GSM hatlarının hts kayıtları incelendikten ve kargo üzerindeki göndericiye ait telefon numarasının abonelik bilgileri tespit edildikten sonra deliller hep birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre ise,
1-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3/22. maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklinde düzenlemenin sanık lehine hükümler içerdiği, yine aynı Kanun’un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK’nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun’un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun’a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yerel mahkemece yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
2-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu ve TCK’nın 53/l-(c) maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,
3-Suça konu gümrük kaçağı sigaraların 5607 sayılı Kanun’un 13/1. maddesi delaletiyle TCK’nin 54/4. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN, tebliğnameye aykırı olarak 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 1 nolu bozmanın hükmü temyiz etmeyen sanık …’a CMUK’nin 325. maddesi gereğince sirayetine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 21/01/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.