Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2019/28128 E. 2021/474 K. 25.01.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/28128
KARAR NO : 2021/474
KARAR TARİHİ : 25.01.2021

Karşılıksız çek düzenleme suçundan sanık …’in, 5941 sayılı Çek Kanunu’nun 5/1 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 52/4. maddeleri gereğince 16.000,00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair… 7. İcra Ceza Mahkemesinin 06/12/2018 tarihli ve 2018/44 esas, 2018/544 sayılı kararı aleyhine, Adalet Bakanlığı’nın 03.04.2019 gün ve 2019-2579 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11.04.2019 gün ve KYB. 2019/38112 sayılı ihbarnamesi ile dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 19. Ceza Dairesinin 18/06/2018 tarihli ve 2018/3098 esas, 2018/7281 karar sayılı ilâmında ” 10/10/2017 tarihli ve 30206 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 26/07/2017 tarihli ve 2016/191 esas 2017/131 sayılı kararı ile 5941 sayılı Kanun’un 1. fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan “çekin üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanunî ibraz tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Kanuna göre ticarî işlerde temerrüt faizi oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile takip ve yargılama gideri toplamından” şeklindeki ibarenin iptal edilmiş olması karşısında, sanık hakkında bankanın sorumlu olduğu miktar düşüldükten sonra karşılıksız kalan çek bedelleri kadar adlî para cezalarına hükmedilmesi gerekirken, çek bedellerinin karşılıksız kalan miktarları üzerine ticari temerrüt faizi, takip ve yargılama gideri toplamları da eklenmek suretiyle fazladan adlî para cezasına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu” şeklinde belirtildiği üzere, sanık hakkında bankanın kanunen ödemekle yükümlü olduğu miktar düşüldükten sonra karşılıksız kalan çek bedeli kadar adlî para cezasına hükmedilmesi gerektiği,
Somut olayda, dava konusu çek bedelinin 16.000,00 Türk lirası, bankanın sorumlu olduğu miktar düşüldükten sonra karşılıksız kalan kısmın ise 14.590,00 Türk lirası olduğu, 5941 sayılı Kanun’un 3/3-a-1. maddesi uyarınca bankanın sorumlu olduğu miktar düşüldükten sonra, sanığın karşılıksız kalan miktar üzerinden adlî para cezası ile cezalandırılması yerine, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla,
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, … 7. İcra Ceza Mahkemesinin 06/12/2018 tarihli ve 2018/44 esas, 2018/544 karar sayılı kararının CMK’nun 309/4-d maddesi uyarınca kanun yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre; gerekçeli kararın HÜKÜM kısmının “3-” numaralı bendinde yer alan “…16.000,00TL…” ibaresinin “…14.590,00TL…” olarak DÜZELTİLMESİNE, hükmün geri kalan kısımlarının aynen korunmasına, 25.01.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.