Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2019/21020 E. 2021/2509 K. 04.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/21020
KARAR NO : 2021/2509
KARAR TARİHİ : 04.03.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Hükümden sonra 15/04/2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3/22. maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklinde düzenlemenin sanıklar ve suça sürüklenen çocuk lehine hükümler içerdiği, yine aynı Kanun’un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla; 5237 sayılı TCK’nın 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun’un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun’a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre sanıkların ve suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun yerel mahkemece yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
2- Sanık … hakkında UYAP ortamında yapılan araştırmada 14.03.2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeniyle açılan Mucur Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/163 Esas 2013/162 K. sayılı dosyasının bulunduğunun da tespit edilmesi karşısında;
Yerel mahkemece; UYAP kayıtları taranarak, sanık hakkında aynı suçtan açılmış başkaca ceza davası dosyalarının bulunup bulunmadığı da tespit edilip hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle bu dosyalar arasında TCK’nin 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması ve ulaşılacak sonuca göre yargılama süreçlerinin akıbeti ile sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi zorunluluğu,
3-Sanık …’ın 24/05/2013 ve 31/05/2013 tarihlerinde gümrük kaçakçılığı suçunu işlemesi, bu eylemleri nedeniyle 03/09/2013 tarihinde iddianame düzenlenmesi, eylemler arasında hukuki kesinti bulunmaması karşısında, sanığın eylemlerinin suç yeri, suç konusu ve suçun işleniş biçimi hususları birlikte değerlendirilip, aynı suç işleme kararı icrası kapsamında kalıp kalmadığı ve TCK’nin 43/1. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmadan iki ayrı suç olarak kabul edilmesi,
4-Sanık …’a 5607 sayılı yasanın 4/2.maddesi gereğince ek savunma hakkı tanınmadan cezasında arttırım yapılması,
5-Suça sürüklenen çocuk … müdafii, sanıklar … ve … müdafiilerinin mahkemede alınan beyanlarında müvekkilleri hakkında lehe hükümlerin uygulanması talebinde bulundukları gözetilerek verilen adli para cezalarının ödenmesinde taksit yapılıp yapılmayacağının kararda tartışılmaması
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafiinin, sanık … müdafiinin, SSÇ … müdafiinin, sanıklar …, …, …, …, …’in temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 04.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.