Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2019/19629 E. 2019/9913 K. 24.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/19629
KARAR NO : 2019/9913
KARAR TARİHİ : 24.06.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Gümrük kaçakçılığı suçlarında korunan hukuki yarar; Devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte devletin vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerini finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına sebep olması sonucu, kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı muhakkaktır. Bu itibarla, gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle;
UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık hakkında; 25/06/2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeniyle açılan kamu davası üzerine, Bursa 1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 2013/565 Esas ve 2014/238 Karar sayılı hükmün Dairemizce incelenerek 24/06/2019 tarihinde bozulmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında
Anılan dosya getirtilip incelenerek mümkünse birleştirilmesi, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK’nin 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu ,
2- Dosya kapsamındaki sosyal ekonomik durum araştırmasına göre özürlü olup suç tarihinde tekerrüre tabi mahkumiyeti bulunmayan sanığa 5607 sayılı Kanun’un 5/2. maddesindeki etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma hakkı bulunduğunun, ödemesi gereken tutar olan, eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı ile birlikte tüm hukuki sonuçlarıyla bildirilerek anılan etkin pişmanlık kurumundan yararlanma konusundaki iradesi belirlendikten sonra hukuki durumu hakkında bir karar verilmesi gerekirken bu hususa uyulmaksızın eksik soruşturma ve kovuşturma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
3- Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN tebliğnameye aykırı olarak 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 24/06/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.