Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2019/12705 E. 2021/2695 K. 09.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/12705
KARAR NO : 2021/2695
KARAR TARİHİ : 09.03.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre;
I- Sanık … hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Olay tutanağı ve dosya kapsamına göre; sanığın aşamalarda değişmeyen savunmalarında suçlamaları inkar ederek suça konu tekel bayiinin fiilen eşi tarafından işletildiğini, ele geçen sigaralarla ilgisi olmadığını beyan ettiği, diğer sanığın da bu savunmaları doğruladığı anlaşılmakla; sanığın diğer sanık … ile fikir ve eylem birliği içerisinde suça konu kaçak sigaraları ticari maksatla bulundurduğuna ilişkin mahkumiyetine yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gözetilerek beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine kararı verilmesi,
II- Sanık … hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
1-Hükümden sonra 15/04/2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3/22. maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklinde düzenlemenin sanık lehine hükümler içerdiği, yine aynı Kanun’un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK’nın 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun’un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun’a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yerel mahkemece yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
2-Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliği itibarıyla eylemin 6455 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun’un 3/18. maddesi kapsamında kaldığı ve sanığın anılan madde hükmüne göre cezalandırılmaları gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
3- Sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas sabıkası bulunduğu halde hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesindeki tekerrür hükümlerinin uygulanmaması,
4- UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık … hakkında temyiz davasına konu (aynı) suçu işlediği iddiasıyla açılan başka bir kamu davasında, 13/07/2013 tarihli eylemi nedeniyle kurulan Develi Asliye Ceza Mahkemesince verilen 17/12/2014 tarih ve 2013/318 Esas 2014/600 Karar sayılı ”mahkumiyet” hükmünün incelenmek üzere Dairemiz 2019/12233 Esas sayılı dosyasına kayıtlı olduğunun anlaşılması karşısında;
Yerel mahkemece; UYAP kayıtları taranarak, sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka ceza davası dosyalarının bulunup bulunmadığı da tespit edilip hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle bu dosyalar arasında TCK’nin 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması ve ulaşılacak sonuca göre yargılama süreçlerinin akıbeti ile sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafiinin ve sanık …’ın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından 1412 sayılı CMUK’nin 326/son maddesi uyarınca sanık …’ın kazanılmış hakkının korunmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 09/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.