Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2018/7906 E. 2018/12624 K. 28.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/7906
KARAR NO : 2018/12624
KARAR TARİHİ : 28.11.2018

Borçlunun ödeme şartını ihlâli suçundan sanık …’nın 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun 340. maddesi gereğince 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair İstanbul 7. İcra Ceza Mahkemesinin 07/02/2017 tarihli ve 2016/411 esas, 2017/30 sayılı; 07/02/2017 tarihli ve 2016/413 esas, 2017/29 sayılı; 25/04/2017 tarihli ve 2016/405 esas, 2017/220 sayılı; 25/04/2017 tarihli ve 2016/402 esas, 2017/221 sayılı; 14/02/2017 tarihli ve 2016/426 esas, 2017/51 sayılı; 25/04/2017 tarihli ve 2016/400 esas, 2017/219 sayılı; 07/03/2017 tarihli ve 2016/425 esas, 2017/97 sayılı; 07/02/2017 tarihli ve 2016/412 esas, 2017/33 sayılı; 18/04/2017 tarihli ve 2016/406 esas, 2017/205 sayılı kararları aleyhine Adalet Bakanlığının 01/11/2018 gün ve 94660652-105-34-8937-2018-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09/11/2018 gün ve KYB.2018/89863 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Dosyalar kapsamına göre; sanığın alacaklı Emrah Bayındır ve düzenleme tarihleri 01/03/2016 olan ve her biri 20.000,00 Türk lirası ödeme emrini içerir 9 adet bonoyu düzenlediği, alacaklı vekili tarafından İstanbul Anadolu 12. İcra Müdürlüğünün 2016/15497, 2016/15492, 2016/15496, 2016/15493, 2016/15494, 2016/15499, 2016/15495, 2016/15498, 2016/15500 Esas sayılı dosyaları üzerinden kambiyo senetlerine mahsus takip yoluyla icraya konularak anılan İcra Müdürlüklerinin ödeme emirlerinin sanığa tebliğ edildiği ve her dokuz dosyadan da 09/08/2016 tarihli taahhütnamelerle sanığın borçlarını taksitler hâlinde ödemeyi taahhüt ettiği, borçlunun borçlarını taahhütnamelerde öngörülen sürelerde ödememesi nedeniyle alacaklı vekili tarafından yapılan şikâyetler üzerine borçlu sanık hakkında taahhüdü ihlâl suçundan açılan davalarda İstanbul 7. İcra Ceza Mahkemesince her bir taahhüdün ayrı bonolara ilişkin olması nedeniyle ayrı ayrı her bir taahhüt için sanığın 3 aya kadar tazyik hapsiyle cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, somut olayda sanığın alacaklıya borçları nedeniyle 9 ayrı bono düzenleyerek verdiği, her ne kadar bonolarda mücerretlik ilkesi geçerli ise de, 2004 sayılı Kanun’un “Borçlunun ödeme şartını ihlâli halinde ceza” başlıklı 340. maddesinin “111 inci madde mucibince veya alacaklının muvafakati ile icra dairesinde kararlaştırılan borcu ödeme şartını, makbul bir sebep olmaksızın ihlâl eden borçlunun, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra borçlu borcun tamamını veya o tarihe kadar icra veznesine yatırmak zorunda olduğu meblağı öderse tahliye edilir; ödemelerini tekrar keserse, hakkında tazyik hapsine yeniden karar verilir. Ancak, bir borçtan dolayı tazyik hapsinin süresi üç ayı geçemez.” hükmü karşısında 9 farklı düzenleme tarihini içeren bonolara konu borcun bir bütün olarak tarafları aynı olan tek bir borç olarak değerlendirilmesi gerektiği, nitekim ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 29/09/2009 tarihli ve 2009/16-188 esas, 2009/205 karar sayılı ilâmı ile, aynı borç ilişkisi nedeniyle toplam tazyik hapsi miktarının 3 ayı geçemeyeceğine karar verilmiş olması karşısında, yazılı şekilde sanığın her bir takip için ayrı ayrı 3 aya kadar tazyik hapsine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü:
Borçlu hakkında taahhüdü ihlal eyleminden dolayı İstanbul 7. İcra Ceza Mahkemesinin 07/02/2017 tarihli ve 2016/411 esas, 2017/30 sayılı; 07/02/2017 tarihli ve 2016/413 esas, 2017/29 sayılı; 25/04/2017 tarihli ve 2016/405 esas, 2017/220 sayılı; 25/04/2017 tarihli ve 2016/402 esas, 2017/221 sayılı; 14/02/2017 tarihli ve 2016/426 esas, 2017/51 sayılı; 25/04/2017 tarihli ve 2016/400 esas, 2017/219 sayılı; 07/03/2017 tarihli ve 2016/425 esas, 2017/97 sayılı; 07/02/2017 tarihli ve 2016/412 esas, 2017/33 sayılı; 18/04/2017 tarihli ve 2016/406 Esas, 2017/205 sayılı kararları ile tazyik hapsine hükmolunduğu, sanık müdafii tarafından yapılan itirazlar üzerine itiraz mercii olan İstanbul 8. İcra Ceza Mahkemesinin 2017/139 D.iş, 2017/61 D.iş, 2017/86 D.iş, 2017/84 D.iş, 2017/83 D.iş, 2017/85 D.iş, 2017/64 D.iş, 2017/60 D.iş ve 2017/89 D.iş sayılı kararı ile itirazların reddine karar verildiği ve bu kesin olarak verilen itirazın reddi kararları kanuna aykırı olmakla, bu konuda kanun yararına bozma yoluna gidilip gidilmeyeceği hususunda gereğinin takdir ve ifası için dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 28/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.