Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2018/7876 E. 2018/12623 K. 28.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/7876
KARAR NO : 2018/12623
KARAR TARİHİ : 28.11.2018

Ticareti usulüne aykırı terk etmek suçundan sanıklar … ve … haklarında yapılan yargılama sonucunda beraatlerine dair Muğla İcra Ceza Mahkemesinin 11/09/2015 tarihli ve 2014/518 Esas, 2015/385 Karar sayılı kararına karşı yapılan temyiz talebinin itiraz talebi olarak değerlendirilerek reddine ilişkin Muğla 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/11/2015 tarihli ve 2015/179 değişik iş sayılı kararını müteakip, müşteki vekilinin temyiz talebinin reddine dair Muğla İcra Ceza Mahkemesinin 13/11/2015 tarihli ve 2014/518 Esas, 2015/385 sayılı ek kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 25/10/2018 gün ve 94660652-105-48-13081-2018-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09/11/2018 gün ve KYB.2018-89929 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Sanıkların beraatine ilişkin Muğla İcra Ceza Mahkemesinin 11/09/2015 tarihli ve 2014/518 Esas, 2015/385 sayılı kararının, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 353/2. maddesi gereğince karar tarihi itibariyle temyiz kanun yoluna tabi olduğu ve temyiz incelemesinin Yüksek Yargıtay tarafından yerine getirilmesi gerektiğinden, talebin itiraz olarak değerlendirilerek reddine dair Muğla 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/11/2015 tarihli ve 2015/179 değişik iş sayılı kararının hukuken yok hükmünde olduğu düşünülerek yapılan incelemede,
Dosya kapsamına göre, Muğla İcra Ceza Mahkemesinin 11/09/2015 tarihli ve 2014/518 Esas, 2015/385 sayılı kararının, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 353/2. maddesi gereğince karar tarihi itibariyle temyiz kanun yoluna tabi olduğu ve temyiz incelemesinin Yüksek Yargıtay tarafından yerine getirilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde temyiz talebinin reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
2004 sayılı İİK’nın 353/1 maddesi gereğince icra mahkemesinin verdiği “Tazyik ve disiplin hapsine” ilişkin kararların itiraz kanun yoluna tabi olduğu, buna karşın icra mahkemesinin İİK’nın on altıncı bab’ında yer alan suçlardan dolayı verdiği hükümlerle ilgili olarak 04.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanacağı, 5271 sayılı CMK’nun 296/2 maddesi gereğince ise temyiz talebinin reddine dair kararların temyiz yasa yoluna tabi olduğu, CMK’nın 309/1 maddesi gereğince ise hakim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümlere karşı kanun yararına bozma olağanüstü kanun yoluna başvurulabileceği belirtilmiş olmakla, dosya üzerine yapılan incelemede;
Sanıklar hakkında “ticareti usule aykırı terk etmek” suçundan yapılan şikayet üzerine yerel mahkemece yapılan yargılama sonucunda 11.09.2015 tarih ve 2014/518 Esas, 385 Karar sayılı kararla “sanıkların beraatine” karar verildiği, kararın sanıklar ve şikayetçi vekilinin yokluğunda verildiği karardan haberdan olan şikayetçi vekilinin Bodrum icra ceza mahkemesi kanalıyla Muğla icara ceza mahkemsine gönderdiği 06/10/2015 tarihli dilekçeyle yerel mahkemece sanıklar hakında verilen beraat kararına karşı temyiz talebinde bulunduğu, bu dilekçenin yerel mahkemeye UYAP ortamında ulaşması üzerine, temyiz defterinin 2015/2 Esas sırasına 14/10/2015 tarihinde kaydedildiği, yerel mahkemece gerekli temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Yargıtaya gönderilmesi gerekirken, sanıklar hakkında verlen beraat kararının İİK’nın 353/1 maddesi kapsında itiraza tabi karar niteliğinde olduğu gerekçesiyle müşteki vekilinin temyiz talepli dilekçesi, itiraz dilekçesi olarak değerlendirilerek, dosyanın 09/11/2015 tarihli üst yazı ile itiraz konusunda bir karar verilmek üzere itiraz mercii olan Muğla 4 asliye ceza mahkemesine gönderildiği, Muğla 4. Asliye Ceza Mahkemesince 13/11/2015 tarih ve 2015/179 değişik iş sayılı kararı ile itirazın REDDİNE karar verilerek dosyanın mahkemesine iade edildiği, bu defa yerel mahkemece temyiz defterindeki açık kaydın kapatılması için 13/11/2015 tarih, 2014/518 Esas ve 2015/385 Karar sayılı ek kararı ile müşteki vekilinin “temyiz talebinin reddine” karar verildiği ancak bu kararın tebliğe çıkartılmadığı, bu nedenle temyiz talebinin reddine dair ek kararın ve buna bağlı olarak 11/09/2015 tarih, 2014/518 Esas ve 2015/385 Karar sayılı asıl kararın kesinleşmediği gibi yerel mahkemece sanıkların beraatine ilişkin olarak verilen asıl kararın itiraz değil, temyiz yasa yoluna tabi olması nedeni ile itiraz yasa yolu ile ilgili olarak yerel mahkemece ve itiraz merciince yapılan işlem ve verilen kararların hukuki değerden yoksun olduğunun anlaşılması karşısında;
Yerel mahkemece verilen 11/09/2015 tarih, 2014/518 esas ve 2015/385 karar sayılı asıl kararın kesinleşmemesi nedeniyle kanun yararına bozma talebinin REDDİNE,
Yerel mahkemece verilen 13.11.2015 tarihli 2014/518 Esas, 2015/385 Karar sayılı temyiz talebinin redine dair ek kararın mahkemesince şikayetçi tarafa tebliğe çıkartılması ve ek kararın temyiz edilmesi halinde gerekli temyiz işlemleri yapılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 28/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.