Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2018/7280 E. 2019/7099 K. 10.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/7280
KARAR NO : 2019/7099
KARAR TARİHİ : 10.04.2019

5683 sayılı (Mülga) Yabancıların Türkiye’de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanun’a muhalefet suçundan sanık …’nın, anılan Kanun’un 26 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62. maddeleri uyarınca 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair İstanbul 20. Sulh Ceza Mahkemesinin 26/04/2012 tarihli ve 2011/1072 esas, 2012/852 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içinde kasıtlı bir suç işlediğinden bahisle yapılan yargılama sonucunda hükmün açıklanmasına ve 5683 sayılı Kanunu’nun 26 ve 5237 sayılı Kanun’un 62. maddeleri uyarınca 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/04/2018 tarihli ve 2017/780 esas, 2018/163 sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 15/10/2018 gün ve 10960 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekinde bulunan dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19/10/2018 gün ve KYB-2018-84467 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, sanığın üzerine atılı 5683 sayılı Kanun’a muhalefet suçunun, 11/04/2013 tarihli ve 28615 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun 124. maddesi uyarınca ilga edilmiş olması karşısında, karar tarihinde yürürlükte olmayan bir ceza maddesi ile sanığın cezalandırılmasına karar verilmesinde,
Kabule göre de; suç tarihinden önce hapis cezasına ilişkin hükümlülüğü bulunmayan sanık hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezasının, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/3. maddesindeki “Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir” hükmü uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiği gözetilmeden karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla, gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanık hakkında yapılan yargılama neticesinde İstanbul (Kapatılan) 20. Sulh Ceza Mahkemesinin 26/04/2012 tarihli ve 2011/1072 esas, 2012/852 sayılı kararı ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ise de; hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı sanığa usulüne uygun şekilde tebliğ edilmemesi nedeniyle kesinleşmediğinden, dolayısıyla bu aşamada kanun yararına bozma konusu yapılamayacağından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemini içerir ihbarnamesinin REDDİNE, 10/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.