Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2018/685 E. 2019/7167 K. 15.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/685
KARAR NO : 2019/7167
KARAR TARİHİ : 15.04.2019

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 51/2-A maddesine aykırı davranmak eyleminden dolayı Manisa Saruhanlı Hakimi … hakkında, idari yaptırım kararı verme hususunun takdiri için İzmir Valiliği İl Emniyet Müdürlüğünün 14/08/2017 tarihli ve 80560737.17705.62405-3164-51955 sayılı başvuruya istinaden, idari yaptırım uygulanmasına yer olmadığına dair İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 15/09/2017 tarihli ve 2017/1150 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 05/01/2018 gün ve 12165 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekinde bulunan dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/01/2018 gün ve KYB-2018-2425 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 22/03/2011 tarihli ve 2008/8692 esas, 2011/2918 sayılı ilamında da değinildiği üzere, idari para cezasını gerektiren eylemin 2802 sayılı Kanun’un 93. maddesi kapsamında kişisel suç olduğunun anlaşılması halinde, anılan Kanun’un “kişisel suçlarda soruşturma ve kovuşturma” kenar başlıklı 93/1. maddesinde yer alan “Hâkim ve savcıların kişisel suçları hakkında soruşturma, ilgilinin yargı çevresinde bulunduğu ağır ceza mahkemesine en yakın ağır ceza mahkemesi Cumhuriyet başsavcısına ve son soruşturma o yer ağır ceza mahkemesine aittir.” şeklindeki düzenleme uyarınca, muterizin hâkim olduğunun anlaşılması sebebiyle, kolluk birimlerince kabahatlinin kural ihlali yaptığına ilşikin tutanağın ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesi, Başsavcılığın da gereğinin takdir ve ifası için yetkili ağır ceza mahkmesine talepname ile başvuruda bulunması gerektiği gözetilmeden, kolluğun doğrudan başvurusu üzerine karar verilerek usul hükümlerine riayet edilmemesinde,
Kabule göre de;
Kabahatlinin kolluk amiri olarak geçiş üstünlüğüne sahip olduğuna dair mevzuatımızda herhangi bir yasal düznleme bulunmamakla birlikte, idari para cezasını gerektiren eylemin 2802 sayılı Kanun’un 93. maddesi kapsamında kişisel suç olduğunun anlaşılması halinde, anılan kanuna göre işlem yapılması gerektiği nazara alındığında, İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesince, 326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 23. maddesinde idari yaptırım hangi mercii tarafından verileceğine ilişkin açık bir düzenleme bulunmadığı ve olay günü görevi başında bulunduğu anlaşılan ilgili hâkimin kolluk amiri olarak geçiş üstünlüğüne haiz olduğundan hız sınırını aşabileceği şeklinde yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile kabahatli hakkında idari yaptırım uygulanmasına yer olmadığına dair karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 15/09/2017 tarihli ve 2017/1150 değişik iş sayılı kararının CMK’nun 309/4-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, yukarıda yazılı bozma nedenine göre müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına 15/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.