Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2018/4635 E. 2018/13082 K. 10.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/4635
KARAR NO : 2018/13082
KARAR TARİHİ : 10.12.2018

Dünya Gazetesinin 04/01/2017 tarihli nüshasında ” Avusturyalılar yüzünden kardeşlerin Aras’ı bozuldu” başlığı ile yayımlanan yazı nedeniyle ilgilisi … vekilinin cevap ve düzeltme talebinin reddine dair Beykoz Sulh Ceza Hâkimliğinin 27/02/2017 tarihli ve 2017/167 değişik iş sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin mercii İstanbul Anadolu 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 15/03/2017 tarihli ve 2017/1274 değişik iş sayılı kararı aleyhine, Adalet Bakanlığı’nın 09/07/2018 gün ve 4211 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ve ekindeki dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 13/07/2018 gün ve KYB. 2018/61103 sayılı ihbarnamesi dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Her ne kadar Beykoz Sulh Ceza Hâkimliğince, basın eseri ve ihtardan sonraki basımların dosyaya sunulmadığından bahisle itirazın reddine karar verilmiş ise de, benzer bir uyuşmazlıkta Yargıtay 19. Ceza Dairesinin 25/05/2016 tarihli ve 2015/16514 esas, 2016/18516 karar sayılı ilâmında da belirtildiği üzere 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 14. maddesi kapsamında, tekzip talebinde bulunan tarafından ilgili günlere ait gazete nüshalarının taleple birlikte sulh ceza hâkimliğine sunulmasını öngören bir yasal düzenleme bulunmadığı, bu hususun inceleme sırasında hâkim tarafından her zaman giderilebileceği gözetilmeden, tekzip talebine ilişkin işin esasına yönelik olarak karar verilmesi gerektiği gözetilmeden usulden reddine karar verildiği cihetle, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla,
Gereği görüşülüp düşünüldü:
5187 Sayılı Basın Kanununun “düzeltme ve cevap” başlıklı 14. maddesinde;
“…Süreli yayınlarda kişilerin şeref ve haysiyetini ihlâl edici veya kişilerle ilgili gerçeğe aykırı yayım yapılması halinde, bundan zarar gören kişinin yayım tarihinden itibaren iki ay içinde göndereceği suç unsuru içermeyen, üçüncü kişilerin hukuken korunan menfaatlerine aykırı olmayan düzeltme ve cevap yazısını; sorumlu müdür hiçbir düzeltme ve ekleme yapmaksızın, günlük süreli yayınlarda yazıyı aldığı tarihten itibaren en geç üç gün içinde, diğer süreli yayınlarda yazıyı aldığı tarihten itibaren üç günden sonraki ilk nüshada, ilgili yayının yer aldığı sayfa ve sütunlarda, aynı puntolarla ve aynı şekilde yayımlamak zorundadır….” ve
“…Düzeltme ve cevabın birinci fıkrada belirlenen süreler içinde yayımlanmaması halinde yayım için tanınan sürenin bitiminden itibaren, birinci fıkra hükümlerine aykırı şekilde yayımlanması halinde ise yayım tarihinden itibaren onbeş gün içinde cevap ve düzeltme talep eden kişi, bulunduğu yer sulh ceza hâkiminden yayımın yapılmasına veya bu Kanun hükümlerine uygun olarak yapılmasına karar verilmesini isteyebilir. Sulh ceza hâkimi bu istemi üç gün içerisinde, duruşma yapmaksızın, karara bağlar…” hükümlerinde, zarar gören kişinin, başvuru sırasında ihtarnamesindeki tekzibin, günlük süreli yayında yayınlanmadığını ispatlamak için 3 günlük gazete nüshalarını mahkemeye sunması gibi bir şart aranmamıştır.
Keza Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 08/03/2011 tarihli, 2007/17012 E.-2011/2329 K. sayılı kararında ve Dairemizin 24.05.2018 tarihli, 2018/2526 E. – 2018/6275 K. belirtildiği üzere; “…Cevap yazısının hiç yayımlanmadığı savıyla tekzip istenmesi üzerine “üç günlük gazete nüshasının eklenmediği” gerekçesiyle verilen red kararı; tekzip isteyenin böyle bir yasal zorunluluğu bulunmaması nedeniyle yasaya aykırı olduğu gibi…” demek suretiyle böyle bir zorunluluğun olmadığını belirtmektedir.
Kanun yararına bozma konusu somut başvuruda;
Beykoz Sulh Ceza Hâkimliğinin 27/02/2017 tarihli ve 2017/167 değişik iş sayılı kararıyla, başvuran tarafından gerek düzeltme ve cevaba konu yazının gerekse noter ihtarnamesi sonrasındaki üç günlük gazete nüshalarının sunulmadığı gerekçesiyle düzeltme ve cevap talebinin reddedildiği, başvuranın bu karara itiraz dilekçesine ilgili gazete nüshalarını ekleyerek talebini yinelediği ve düzeltme ve cevap talebinin kabulünü istediği, ancak İstanbul Anadolu 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 15/03/2017 tarihli ve 2017/1274 değişik iş sayılı kararıyla, gerekçesiz bir şekilde kısaca usul ve kanuna uygun olduğundan bahisle reddedildiği anlaşılmakla,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, İstanbul Anadolu 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 15/03/2017 tarihli ve 2017/1274 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nun 309/4-a. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yukarıda yazılı bozma nedenine göre; mahkemece başvuru hakkında esasa girilerek gerekli inceleme ve araştırma sonucunda yeniden bir karar vermek suretiyle müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına 10.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.