YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/3299
KARAR NO : 2018/9802
KARAR TARİHİ : 03.10.2018
Firar suçundan sanık …’ın, 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu’nun 66/1-a, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62, 50/1-a ve 52/2. maddeleri gereğince iki kez 6.000.00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Kara Kuvvetleri Komutanlığı 9. Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesinin 24/12/2014 tarihli ve 2013/1321 esas, 2014/1396 sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 26/04/2018 ve 94660652-105-75-4906-2018-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07/05/2018 gün ve 2018/37983 sayılı ihbarnamesi ile dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Suç tarihlerinin 2001 olduğu somut olayda, 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9. maddesi 3. fıkrasında yer alan “Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.” şeklindeki düzenlemeye ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Zaman bakımından uygulama” başlıklı 7. maddesine nazaran lehe kanunun tespit edilerek uygulama yapılması gerektiği, mahkemece sanık hakkında 1632 Kanun’un 66/1-a, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62, 50/1-a, 52/2. maddeleri uyarınca 6.000.00 Türk Lirası Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, kısa süreli hapis cezasının paraya çevrilmesinde günlük miktarın suç tarihi itibarıyla 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun’un 4. maddesi uyarınca 4.745 Türk Lirası olduğu, bu nedenle 647 sayılı Kanun’un 4. maddesinin sanık lehine olduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanık …’ın, 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu’nun 66/1-b ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62, 50/1-a ve 52. maddeleri uyarınca iki kez 6.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Suç tarihlerinin 2001 olduğu gözönüne alındığında, hapis cezasından çevrilme adli para cezasının uygulanması yönünden para cezası miktarının belirlenmesinde 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun’un 4. maddesinin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 52/2. maddesine nazaran daha lehe olduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, Kara Kuvvetleri Komutanlığı 9. Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesinin 24/12/2014 tarihli ve Esas 2013/1321, Karar 2014/1396 sayılı kararının CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre sanık hakkında hükmolunan iki ayrı 10 ay hapis cezasının, 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun’un 4/1 maddesi uyarınca günlüğü 4,745 Türk Lirası üzerinden hesaplanarak iki ayrı 1423,5 TL adli para cezasına çevrilmesine, karardaki diğer yönlerin aynen saklı tutulmasına, infazın hapisten çevrilen iki ayrı 1423,5 TL üzerinden yapılmasına, 03/10/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.