Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2018/244 E. 2018/13011 K. 10.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/244
KARAR NO : 2018/13011
KARAR TARİHİ : 10.12.2018

MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi
SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Beraat

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanıkların üzerlerine atılı 2004 sayılı İİK’nun 331. maddesine aykırılık suçunun kovuşturmasının şikayet şartına bağlı olduğu, İİK’nun 347. maddesine göre fiilin öğrenildiği tarihten itibaren üç ay ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıl içinde kullanılmayan şikayet hakkının düşeceği, İİK’nun Onaltıncı Bab’ında düzenlenen bir kısım suçlar bakımından şikayet hakkının doğması için bu suçların niteliği gereği icra takibinin kesinleşmesi gerektiği, icra takibi kesinleşmeden yapılacak şikayetin, henüz doğmamış bir hakkın kullanımı niteliğinde olacağı ve icra takibinin sonradan kesinleşmesinin de bu şikayeti süresinde ve usulüne uygun yapılmış bir şikayet konumuna getirmeyeceği cihetle;
CMK’nun 223/8. maddesinde soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması halinde “davanın düşmesine” karar verileceğinin öngörülmesi,
Somut uyuşmazlıkta; şikayete dayanak olan Gerede İcra Müdürlüğü’nün 2014/271 Esas sayılı icra takip dosyasında ödeme emrinin borçlu şirkete 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nın 35. maddesine göre 24/10/2014 tarihinde tebliğ edildiği, takip kesinleşmeden 23/07/2014 tarihinde şikayette bulunulduğu ve buna göre kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması karşısında, sanıklar hakkında açılan davanın “düşmesine” karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiyle, kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceği anlaşıldığından 5237 sayılı TCK’nun 73/1. maddesi yollamasıyla 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddesi uyarınca sanıklar hakkında açılan DAVANIN DÜŞMESİNE, 10/12/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.