Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2016/9318 E. 2018/10213 K. 11.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/9318
KARAR NO : 2018/10213
KARAR TARİHİ : 11.10.2018

MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi
SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın üzerine atılı bulunan İİK’nın 331. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen takibi şikayete bağlı olan bu suçun; “Haciz yolu ile takip talebinden sonra veya bu talepten önceki iki yıl içinde borçlu; alacaklısını zarara sokmak maksadıyla,
“1. Mallarını veya bunlardan bir kısmını mülkünden çıkararak, telef ederek veya kıymetten düşürerek hakiki surette,
2. Gizleyerek muvazaa yoluyla başkasının uhdesine geçirerek,
3. Asıl olmayan borçlar ikrar ederek mevcudunu suni surette eksilterek” şeklinde sıralanan seçimlik hareketlerden herhangi birisinin işlenmesiyle, diğer koşulların da (alacaklının, borçlu aleyhine aciz belgesi aldığını veya alacağını alamadığını ispat ettiği takdirde) gerçekleşmesi halinde oluşacağının yerleşik uygulamalarda benimsenmiş olması nazara alındığında somut uyuşmazlıktan; şikayetçi vekilinin, şikayet dilekçesinde sanığın adına kayıtlı … ve … plaka sayılı araçlarını başka şahıslar üzerine devretmesi nedeniyle şikayette bulunduğu, … plakalı aracın …’e 27/06/2013 tarihinde satıldığı, … plaka sayılı motosikletin ise emniyetten gelen yazıya göre 24/05/2013 tarihinde hurdaya ayrıldığı anlaşılmakla,
Şikayete konu … plakalı aracın satış işleminin alacaklıyı zarara sokmak kastıyla yapılıp yapılmadığının belirlenmesi açısından, aracı alan … tanık sıfatıyla dinlenilmeden, satın alan ile sanık arasında yakın akrabalık ya da yakın arkadaşlık ilişkilerinin bulunup bulunmadığı ve aracın satım tarihindeki rayiç değeri ile satış bedeli arasında fahiş fark olup olmadığı araştırılmadan, yapılan satışın alacaklıyı zarara uğratma kastıyla yapılıp yapılmadığı tartışılmadan ve bilhassa Marmaris Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2013/289 E. sayılı dosyası üzerinden görülen ortaklığın giderilmesi davası sonucu sanığın şikayetçiler ile birlikte miras yolu ile malik olduğu gayrimenkullere ilişkin hisselerin borcu karşılayacak miktarda olup olmadığı araştırılmadan eksik kovuşturma ile yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Kabule göre de;
02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesiyle Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde değişiklik yapılarak madde içeriğinden “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin çıkarılması nedeniyle özel bir etkin pişmanlık hükmü olan 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 354. maddesinin aynı Kanun’un 331/1. maddesinde düzenlenen suç yönünden uzlaştırma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi, suçun işlenmesinden sonra fail ile mağdur arasındaki çekişmeyi bir uzlaştırmacının girişimiyle kısa zamanda tarafların özgür iradeleriyle ve adli merciler daha fazla meşgul edilmeden sonuçlandırmayı amaçlayan uzlaştırmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olması ve İcra ve İflas Kanunu’nun 354. maddesinin yerine geçip anılan maddenin uygulanmasını ortadan kaldırmaması karşısında, sanık hakkında 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesiyle değişik CMK’nın 253, 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 11/10/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.