Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2015/9606 E. 2015/6302 K. 27.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/9606
KARAR NO : 2015/6302
KARAR TARİHİ : 27.10.2015

Tebliğname No : 11 – 2014/412353
MAHKEMESİ : Antalya 18. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 21/11/2013
NUMARASI : 2012/41 (E) ve 2013/809 (K)
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Sanık S.. T..’nun yokluğunda açıklanan gerekçeli kararın tebliği “Modernevler mahallesi, K… Apartmanı, ….l caddesi, no:74, kat:6/22 Merkez/ISPARTA” ve …. mahallesi, … sokak, no:13, İç Kapı no:2 Manavgat/ANTALYA” adreslerine 13.11.2014 ve 05.12.2014 tarihlerinde 7201 sayılı yasanın 35. maddesine göre yapıldığı; bir haftalık temyiz süresi geçtikten sonra sanık tarafından 26.03.2015 tarihinde temyiz dilekçesinin verildiği, 07.04.2015 tarihli ek karar ile sanığın temyiz talebinin süre yönünden reddine karar verildiği olayda; tebligat Kanununun 35.maddesine göre yapılan tebligatın, bu adreslere adli mercilerce daha önce tebligat yapılmamış olması, bu adresin 7201 sayılı Tebligat Kanununun 35/son maddesi kapsamında sayılan adreslerden olmaması ve ayrıca belirtilen adreslerden olduğuna ilişkin bir tespitin de bulunmaması nedeniyle Tebligat Kanununun 35.maddesi uyarınca yapılan tebliğ işlemlerinin geçersiz olduğu anlaşılmakla, öğrenme üzerine yapılan temyizin süresinde olduğu görülmekle 07.04.2015 tarihli ek karar kaldırılarak, vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre sanıklar S.. T.. ve P.. A.. yönünden yapılan incelemede;
1- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 05.03.2002 gün ve 28/179 sayılı kararında da açıklandığı üzere, “sahte fatura düzenlemek”, “sahte fatura kullanmak” ve “yanıltıcı fatura düzenlemek ve/veya kullanmak” suçlarının birbirinden bağımsız ayrı suçlar olduğu, ayrıca 5271 sayılı CMK.nın 225. maddesi uyarınca hükmün konusu duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiilden ibaret olup, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 09.01.2012 tarihli iddianamesi, G.. B.. Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı’nın mütalaaları, kaçakçılık suçu ve vergi inceleme raporlarında sanıklar hakkında “sahte fatura düzenlemekten” dava açıldığı halde dava ve mütalaa konusu yapılmayan “sahte fatura kullanmak” suçundan yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Sanık E.. Ş.. yönünden yapılan incelemede ise;
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 09.01.2012 gün ve 2012/704 esas nolu iddianame ile, sanık E.. Ş.. hakkında sahte fatura düzenlemek suçundan kamu davası açılmış ve yapılan yargılama sonunda sanığın atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmiş ise de, sanık hakkında Antalya Defterdarlık Gelir Müdürlüğünce 213 sayılı Kanun’un 367. maddesi gereğince dava şartı olan usülüne uygun olarak verilmiş bir mütalaanın olmadığı görülmekle; 5271 sayılı CMK’nın 223/8. madde ve fıkrası gereğince durma kararı verilerek idareden, sanık hakkında mütalaa verilip verilmeyeceği sorularak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, yargılamaya devam olunarak yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanıkların temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki bozma düşüncesine uygun olarak sair yönleri incelenmeyen HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, sanık S.. T.. hakkında henüz kesinleşmeyen ilamın infaza verilmesi sanığın mağduriyetine yol açabileceğinden infazın durdurulmasına ve başka suçtan tutuklu veya hükümlü değilse derhal TAHLİYESİNE, 27.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.