Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2015/6158 E. 2015/3591 K. 02.07.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/6158
KARAR NO : 2015/3591
KARAR TARİHİ : 02.07.2015

Tebliğname No : 7 – 2012/167193
MAHKEMESİ : Manavgat 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 12/04/2012
NUMARASI : 2011/474 (E) ve 2012/390 (K)
SUÇ : Marka Hakkına Tecavüz

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Mahkemece kurulan hükümde alt sınırdan uzaklaşılmasına gerek görülmediği belirtilerek hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde, adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
2-5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinde düzenlenen “suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararı aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi” ve diğer objektif ve sübjektif koşulların varlığı halinde, CMK’nın 231/5. madde ve fıkrası gereğince, sanık hakkında aynı yasanın 231/6-c maddesi de değerlendirilerek tespit edilen söz konusu zararın giderilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceği anlaşılmaktadır.
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas- 2009/13 sayılı kararında; “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarından biri olan zarardan kast edilen maddi zarar olup, bu zararın belirlenmesinde teknik bilgiye ihtiyaç duyulmayan hallerde hakim, kanaat verici basit bir araştırma yaparak zararı belirlemelidir.” denilmektedir.
Bu ilkeler çerçevesinde her olaya özgü ayrı değerlendirme yapılarak, maddi zararın kanaat verici basit bir araştırma ile tespit edilebilmesi gerekir. Dosya kapsamından katılanın marka hakkının ihlali suretiyle meydana gelen zararın basit bir araştırma ile tespit edilebilecek zarar niteliğinde olmayıp katılanın dosyaya yansıyan tespit edilmiş bir zararının bulunmadığı ve UYAP kayıtlarından alınan adli sicil kaydına göre, sanığın adli sicil kaydında görünen 1200 TL adli para cezasının 08/01/2007 tarihinde yerine getirilmiş olması nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel teşkil etmeyeceği gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, mahkemece “sanığın müdahil tarafın zararını karşılamadığı ve uzlaşma sağlanamadığı” gerekçesiyle sanık hakkında CMK’nın 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
3- Kabule göre de;
Gün adli para cezası paraya çevrilirken, uygulama maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/6 fıkrasına aykırı davranılması,
Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 02/07/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.