Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2015/6030 E. 2015/7842 K. 30.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/6030
KARAR NO : 2015/7842
KARAR TARİHİ : 30.11.2015

Tebliğname No : 7 – 2012/162284
MAHKEMESİ : Samsun 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 05/04/2012
NUMARASI : 2011/523 (E) ve 2012/506 (K)
SUÇ : Marka Hakkına Tecavüz

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Müşteki vekilinin 17.01.2011 tarihli hakim havaleli dilekçesinde davaya katılma talebini bildirmiş olmasına rağmen bu hususta bir karar verilmediği görülmekle; suçtan zarar görme ihtimaline binaen müşteki şirketin 5271 sayılı CMK’nın 237/2 ve 260.maddeleri uyarınca davaya katılmasına karar verilerek yapılan incelemede,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın sabıkasız oluşu, müdahilin ölçülebilir somut maddi bir zararının bulunmaması, kaldı ki ölçülebilir ve giderilebilir somut maddi bir zarar var ise tespit edilip sanığa giderme olanağının tanınmaması, yargılama sürecindeki davranışları nedeniyle takdiri indirim uygulanıp, suç işleme konusundaki eğilimine göre mahkum edildiği hapis cezasının TCK’nın 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karar verilen sanık hakkında, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda ulaşılacak kanaate göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken, CMK’nın 231/6.maddesindeki objektif ve subjektif koşullar değerlendirilmeksizin, “suçun işleniş şekli, olayın özellikleri nazara alındığında, 5728 sayılı Kanun ile değişik CMK’nın 231/5. maddesinde yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümlerin tatbikine yer olmadığına” biçimindeki TCK’nın 61. maddesinin uygulanmasına esas alınabilecek ancak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu yönünden yasal olmayan gerekçeyle, CMK’nın 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 81. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas mahkemesine gönderilmesine, 30.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.