Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2015/5711 E. 2015/7692 K. 24.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/5711
KARAR NO : 2015/7692
KARAR TARİHİ : 24.11.2015

Tebliğname No : 7 – 2012/133129
MAHKEMESİ : İzmir 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 09/03/2012
NUMARASI : 2010/237 (E) ve 2012/43 (K)
SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi,gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
I-05/04/2010, 31/10/2010, 01/02/2011 tarihli suçlara ilişkin verilen mahkumiyet kararına yönelik yapılan temyiz incelemesinde,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;başkaca nedenler yerinde görülmemiştir .
Ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizin de benimsediği 08/04/2014 tarih 2013/7-591 Esas 2014/171 karar sayılı kararında açıklandığı üzere, bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmayıp toplum olduğu cihetle; UYAP ortamında yapılan araştırmada benzer eylemler nedeniyle sanık hakkında İzmir 1.Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 07/03/2013 tarih ve 2012/430 Esas, 2013/117 sayılı karar ile verilip aynı gün incelemesi yapılan ve bozulmasına karar verilen Dairemizin 2015/12176 Esasında kayıtlı olan dava dosyasının da mevcut bulunduğunun anlaşılması karşısında;
Anılan dosya getirtilip incelenerek mümkünse birleştirilmesi, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddanamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle,sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK’nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
II-03/03/2011 tarihli suça ilişkin verilen mahkumiyet kararına yönelik yapılan temyiz incelemesinde,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;başkaca nedenler yerinde görülmemiştir .
Ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizin de benimsediği 08/04/2014 tarih 2013/7-591 Esas 2014/171 karar sayılı kararında açıklandığı üzere, bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmayıp toplum olduğu cihetle; UYAP ortamında yapılan araştırmada benzer eylemler nedeniyle sanık hakkında İzmir 1.Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 08/02/201 tarih, 2011/239 Esas, 2012/67 sayılı karar ile verilip aynı gün incelemesi yapılan ve bozulmasına karar verilen Dairemizin 2015/5470 Esasında kayıtlı olan dava dosyasının da mevcut bulunduğunun anlaşılması karşısında;
Anılan dosya getirtilip incelenerek mümkünse birleştirilmesi, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddanamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle,sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK’nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
III- 23/02/2010, 05/01/2010, 15/01/2010, 12/02/2010, 25/02/2010 tarihli suçlara ilişkin verilen mahkumiyet kararlarına yönelik yapılan temyiz incelemesinde,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;başkaca nedenler yerinde görülmemiştir .
Ancak;
1- Sanık hakkında açılan kamu davalarına konu suçların işlendiği tarihlerler arasındaki zaman aralığı ve iddianame tarihleri açısından hukuki kesintinin gerçekleşmemiş olması karşısında ,sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla kez işlediği anlaşıldığından, sanık hakkında TCK’nın 43/1. maddesi uyarınca uygulama yapılması yerine ayrı ayrı hüküm kurulması,
2- Sanıkta yakalanan dava konusu bandrolsüz eserlerle ilgili Y.. B.. ile B.. B.. ‘nin hak sahipliği belgelerini sunarak şikayetçi olup müdahil olmaları karşısında,sanık hakkında 5728 sayılı Kanunla değişik 5846 Sayılı Kanun’un 71/1, 81/13. maddelerinin uygulaması gerektiği halde yazılı şekilde hüküm kurulması,
3- Katılan Y.. B.. lehine tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken birleşen dosyalar üzerinden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmolunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı itibariyle sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına,yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.