Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2015/4679 E. 2015/7122 K. 12.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4679
KARAR NO : 2015/7122
KARAR TARİHİ : 12.11.2015

Tebliğname No : 7 – 2012/38208
MAHKEMESİ : İstanbul 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 26/12/2011
SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizin de benimsediği 08/04/2014 tarih 2013/7-591 Esas 2014/171 karar sayılı kararında açıklandığı üzere, bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmayıp toplum olduğu cihetle; UYAP ortamında yapılan araştırmada benzer eylemler nedeniyle sanık hakkında İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi’nin 08/10/2013 tarih ve 2013/323 Esas, 2013/541 sayılı kararı ile verilip aynı gün incelemesi yapılan ve bozulmasına karar verilen Dairemizin 2015/15681 Esasında kayıtlı olan ve İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi’nin 27/05/2009 tarih ve 2008/30 Esas, 2009/993 sayılı kararı ile verilip temyiz edilmeksizin kesinleşen, ayrıca daha önceden onanarak kesinleşen İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi’nin 16/12/2009 tarih ve 2008/172 Esas, 2009/1536 sayılı kararı ve İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi’nin 26/03/2009 tarih ve 2007/1087 Esas, 2009/530 sayılı kararı ile verilen dava dosyalarının da mevcut bulunduğunun anlaşılması karşısında;
Anılan dosyaların getirtilip incelenerek mümkün olanların birleştirilmesi, kesinleşmiş olanların ise suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle,sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK’nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.