Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2015/4613 E. 2015/2920 K. 17.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4613
KARAR NO : 2015/2920
KARAR TARİHİ : 17.06.2015

Tebliğname No : 7 – 2013/350279
MAHKEMESİ : İstanbul 3. Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 12/05/2011
NUMARASI : 2010/66 (E) ve 2011/265 (K)
SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1- Sanık A.. E..’nin temyiz talebine ilişkin yapılan incelemede;
Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanığın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2- Sanık D.. E..’ın temyiz talebine ilişkin yapılan incelemede;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 08/04/2014 tarih 2013/7- 591 E. – 2014/171 K. sayılı kararında belirtildiği üzere, bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmayıp toplum olduğunun belirtilmesi, UYAP ortamında yapılan araştırmada benzer eylem nedeniyle sanık hakkında İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 13.01.2010 tarihli 2010/46 Esas ve 2011/348 Karar sayılı kararı ile verilip, Dairemizin 2015/2277 Esasında kayıtlı 04.06.2015 tarihinde bozulmasına karar verilen dava dosyasının mevcut olduğunun anlaşılması karşısında,
Anılan dosya getirtilip incelenerek mümkünse birleştirilmesi aksi halde suç, iddianame ve hüküm tarihleri dikkate alınıp sonucuna göre TCK’nın 43. maddesi 1. fıkrası son cümlesi de dikkate alınıp, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında
TCK’nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.