YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/404
KARAR NO : 2015/1136
KARAR TARİHİ : 05.05.2015
MAHKEMESİ : Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığın katılan idarenin maddi zararlarını hükümden önce giderdiği yönünde dosyada herhangi bir bilgi veya belge bulunmadığından, tebliğnamedeki bu husustaki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Sanığa yükletilen eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmalann temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
1) 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununda 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 365/2. maddesinin aksine ceza davalarında şahsi hak talebi halinde mahkemece bu hususta da karar verilmesi gerektiği yolunda bir düzenleme bulunmaması ve 6831 sayılı Orman Yasası’nın 112, 113 ve 114. maddeleri hükümleri karşısında; davada kendisini vekille temsil ettiren katılan İdare lehine hüküm tarihinde yürürlükte olan avukatlık asgari ücret tarifesine göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken ayrıca müsaderesine karar verilen orman emvallerinin değeri üzerinden nisbi vekalet ücretine de hükmedilmesi,
2) 5237 sayılı TCK’nun 51. maddesinin 3. fıkrasında yer alan “Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Bu sürenin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamaz” şeklindeki
hüküm karşısında; cezası ertelenen sanık hakkında denetim süresi belirlenmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükmünlerin bu nedenle BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının; vekalet ücretine hükmedilen 4 nolu hüküm fıkrasından “ müsadere edilen orman emvalinin değeri olan 344,00 TL üzerinden aynı tarifenin 12/2 maddesi uyarınca 344,00 TL nisbi olmak üzere toplam 1004,00 TL” ibaresi çıkarılmak; ertelemeye ilişkin paragraflardan sonra “5237 sayılı TCK’nun 51/3. maddesi gereğince sanığın 1 YIL DENETİM SÜRESİNE TABİ TUTULMASINA” ibareleri eklenmek suretiyle DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükmünlerin bu bağlamda ONANMASINA, 05/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.