Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2015/3067 E. 2015/2624 K. 10.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3067
KARAR NO : 2015/2624
KARAR TARİHİ : 10.06.2015

Tebliğname No : 11 – 2011/112703
MAHKEMESİ : Torbalı 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 08/12/2009
NUMARASI : 2008/563 (E) ve 2009/562 (K)
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Tekerrüre esas adli sicil kaydı olduğu anlaşılan sanık hakkında TCK’nın 58. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi yapılmamış, hapis cezasına mahkûmiyetin doğal sonucu olarak uygulanması gereken 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin infaz sırasında nazara alınması mümkün görülmüştür.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanığın ortağı olduğu işletmenin 2006 takvim yılından sahte fatura düzenlediğinin iddia olunması, sanığın faturaları temyize gelmeyen işletmenin ortağı diğer sanık Abdurrahman’ ın düzenlediğini, adı geçen bu sanığın da faturaları düzenlemediğini ve fatura koçanlarının sanıkta olduğunu savunmaları karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi için faturalarda ”teslim eden E.. Orman Ürünleri” şeklinde yazılı firmanın faturalarda hangi sıfatla yazılı olduğu araştırılarak, ”teslim alan M K..” ile faturaları kullanan B…Factoring A.Ş yetkilisinin dinlenmek suretiyle faturaları kimden ne şekilde aldıklarının sorulup, aslı dosyada bulunan faturalar üzerinde gerektiğinde imza incelemesi de yaptırıldıktan sonra sanığın hukuki durumunun takdiri gerekirken eksik kovuşturma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi,
2- Kabule göre de;
Aynı takvim yılında değişik tarihlerde birden fazla sahte fatura düzenlenmesi halinde zincirleme şekilde işlenmiş sahte fatura düzenlemek suçundan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde tek suçtan hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak hükmün BOZULMASINA, karşı temyiz olmadığından 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı itibariyle sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, bozmanın hükmü temyiz etmeyen sanık Abdurrahman’a teşmiline, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.