Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2015/2743 E. 2015/7388 K. 18.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/2743
KARAR NO : 2015/7388
KARAR TARİHİ : 18.11.2015

Tebliğname No : 11 – 2013/340515
MAHKEMESİ : Antalya 18. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 11/07/2013
NUMARASI : 2011/439 (E) ve 2013/574 (K)
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
I-Katılan vekilinin temyizine yönelik yapılan incelemede;
Temyiz dilekçesinin yasal süresi içinde verilmediği anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanun’un 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca tebliğnameye uygun olarak, katılan vekilinin TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
II- O Yer Cumhuriyet Savcısı’nın temyizine yönelik yapılan incelemeye gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
M… İnş. Malz. Plas. Met. Hır. Hur. San. Tic. Ltd. Şti’nin ortağı ve yetkilisi olan sanığın 2009 ve 2010 takvim yıllarında mükellef firma adına sahte faturalar düzenlediğinin iddia edildiği olayda, sanığın suçlamayı kabul etmeyerek şirketin gerçek yöneticisinin S.. A.. olduğunu ve tüm işlemlerin bu şahıs tarafından yürütüldüğünü savunması, yargılamada tanık olarak dinlenen M.. Y..’in sanığın savunmasını doğrulayıp sanığın işleri yürütmesi için S.. A..’na vekaletname de verdiğini beyan etmesi, S. A.’nun ise talimatla tanık sıfatıyla alınan beyanında şirketi sanık ile birlikte kurup işleri de birlikte yürüttüklerini belirtmesi ve sahte fatura düzenleme suçunda suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ”Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanun’un Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır” şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanunu’nun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, vergi tekniği raporunda faturaların varlığından söz edilmesine rağmen dosya içinde faturaların asılları veya onaylı örneklerinin bulunmadığının anlaşılması karşısında; suça konu faturalardan birkaçının onaylı suretleri getirtilip incelenerek, kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadıklarının tespit edilmesi, şirket işlerinin yürütülmesi konusunda sanığın S.. A..’na vekaletname ile yetki verip vermediği ile faturalar üzerindeki yazı ve imzaların eli ürünü olup olmadığının araştırılarak gerekirse suça konu faturaları kullanan firma yetkililerinin olay hakkında tanık sıfatı ile beyanları alınıp sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik kovuşturma ile yetinilerek yazılı şekilde sanığın beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.