Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2015/2666 E. 2015/2418 K. 04.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/2666
KARAR NO : 2015/2418
KARAR TARİHİ : 04.06.2015

Tebliğname No : KYB – 2015/72814

Borçlunun ödeme şartını ihlâl suçundan sanık M.. G.. hakkında yapılan yargılama sonucunda tazyik hapsi verilmesine yer olmadığına dair Sakarya 2. İcra Ceza Mahkemesinin 20/11/2014 tarihli ve 2014/592-965 sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulü ile sanığın, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 340. maddesi gereğince 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına ilişkin Sakarya 1. İcra Ceza Mahkemesinin 17/12/2014 tarihli ve 2014/373 değişik iş sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığının 18.02.2015 gün ve 13064 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06.03.2015 gün ve KYB. 2015/72814 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre; 2004 sayılı Kanun’un 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlal suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekalet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiğinden, 10/12/2013 tarihli haciz esnasında alınan taahhütnamede toplam faiz olarak 189,20 Türk lirası belirtilmiş ise de, bu faizin hangi dönemleri kapsadığı, icra takibinin kesinleştiği tarihten taahhüt tarihine kadar işlemiş ve taahhüt tarihinden son ödeme tarihine kadar işleyecek faiz olup olmadığı konusunda herhangi bir açıklık olmadığı gibi, alacaklının son ödeme tarihine kadar işleyecek faizden feragat beyanının da yer almadığı ve bu nedenlerle işleyen ve işleyecek faiz miktarının taahhüt tutanağında ayrı ayrı gösterilmemesi nedeniyle belirsizlik bulunduğundan taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının olunmaması nedeniyle itirazın reddine karar verilmesi gerekirken, sanığın aleyhine sonuç doğuracak surette yazılı şekilde itirazın kabulü ile sanığın cezalandırılmasına karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, Sakarya 1. İcra Ceza Mahkemesinin 17/12/2014 tarihli ve 2014/373 değişik iş sayılı kararının CMK’nın 309/4. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu konuda CMK’nın 309/4-d maddesi gereğince karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında hükmolunan tazyik hapsi cezasının kaldırılmasına, 04.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.