Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2015/2611 E. 2015/3016 K. 18.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/2611
KARAR NO : 2015/3016
KARAR TARİHİ : 18.06.2015

Tebliğname No : KYB – 2015/56077

Belge ile yalan şahadet suçundan sanık Ş.. D..’in, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 355, 80 ve 59. maddeleri uyarınca 1 ay 28 gün hapis ve 333 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tâbi tutulmasına dair Erçiş Ağır Ceza Mahkemesinin 23/11/2009 tarihli ve 2006/61 Esas, 2009/295 Karar sayılı kararını müteakip sanığın deneme süresi içerisinde yeni bir suç işlemesi nedeniyle hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/11. maddesi gereğince yeniden ele alınarak sanığın, 765 sayılı Kanun’un 355, 80, 59, 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun’un 4 ve 765 sayılı Kanun’un 72. maddeleri uyarınca 855 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin aynı Mahkemenin 02/05/2013 tarihli ve 2013/26 Esas, 2013/173 Karar sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 03/02/2015 gün ve 7786 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 23/02/2015 gün ve KYB. 2015-56077 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşme tarihi olan 19/01/2010 tarihinden itibaren denetim süresi içinde dava zamanaşımın durduğu, denetim süresi içinde yeni suç işlenmesi halinde mahkemece hükmün açıklanacağı, duran zamanaşımının, denetim süresi içinde işlenen suçtan dolayı verilen hükümlülük kararının kesinleşmesi koşuluyla suçun işlendiği tarihte yeniden işlemeye başlayacağı kabul edilerek yapılan incelemede;
Sanık hakkında Aralık 2003 tarihinde gerçekleştirdiği eylemden dolayı 23/11/2009 tarihli karar ile sanığın cezalandırılmasına ancak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl denetim süresine tabi tutulmasına karar verilmiş olup, hükmün 19/01/2010 tarihinde kesinleşmesinden sonra 14/08/2010 tarihinde yeni suç işlediği ve bu suçtan mahkumiyetinin 03/12/2012 tarihinde kesinleştiği, sanığın mahkumiyetine esas olan 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 355. maddesinde yazılı suça ilişkin cezanın nev’i ve miktarına göre aynı Kanun’un 102 ve 104. maddelerinde öngörülen zamanaşımı süresinin suçun işlendiği Aralık 2003 tarihinden karar tarihine kadar geçmiş bulunduğu gözetilmeden, kamu davasının bu sebepten düşürülmesi yerine yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, Erçiş Ağır Ceza Mahkemesinin 02/05/2013 tarihli ve 2013/26 Esas, 2013/173 Karar sayılı kararının CMK’nın 309/4-d. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık hakkında açılan kamu davasının, sanık yararına olduğu anlaşılan 765 sayılı TCK’nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8 maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE, 18.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.