Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2015/21385 E. 2016/220 K. 13.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/21385
KARAR NO : 2016/220
KARAR TARİHİ : 13.01.2016

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Beraat

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- 11.02.2010 tarihli vergi suçu ve ekindeki vergi tekniği raporuna göre düzenlenen 15.03.2010 tarihli mütalaanın şirket müdürü … için verildiği ve sanık hakkında dava şartı olan mütalaa bulunmadığı anlaşıldığından, CMK’nın 223/8. madde ve fıkrası gereğince durma kararı verilerek, sanık hakkında 213 sayılı VUK’nın 367. maddesi gereğince ”2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçundan” dava şartı olan mütalaanın verilip verilmeyeceği idareden sorularak sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
Kabule göre de;
2- Vergi suçu ve vergi tekniği raporlarında mükellef şirketin 2007 ve 2008 takvim yıllarında düzenlediği iddia edilen fatura bilgileri, sayısı yada tutarına ilişkin herhangi bir açıklamanın bulunmaması ve sahte fatura düzenleme suçunda suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ”Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanun’un ….. Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır” şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanunu’nun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi karşısında, anılan yıllara ait fatura ayrıntılarının Vergi Dairesi’nden sorularak her takvim yılı için kanaat oluşturacak sayıda fatura aslı yada onaylı suretinin istenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 13.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.