Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2015/15969 E. 2015/4809 K. 29.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/15969
KARAR NO : 2015/4809
KARAR TARİHİ : 29.09.2015

Tebliğname No : 7 – 2014/77418
MAHKEMESİ : İstanbul 4. Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 03/05/2012
NUMARASI : 2011/154 (E) ve 2012/314 (K)
SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Gıyabi karar sanığın duruşmada bildirdiği adresine 7201 Sayılı Tebligat Kanunun 35. maddesince tebliğ edilmiş ise de,sanığın tebliğ tarihinde askerde olması nedeniyle tebliğat işleminin usulsüz olduğu anlaşılmakla,sanığın öğrenme üzerine temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilmiştir.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 08/04/2014 tarih 2013/7-591 Esas 2014/171 karar sayılı kararında açıklandığı üzere, bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmayıp toplum olduğu cihetle; UYAP ortamında yapılan araştırmada benzer eylemler nedeniyle sanık hakkında 29/06/2015 günü incelemesi yapılan ve Dairemizin 2015/2425 Esas-2015/3369 sayılı kararı ile bozulmasına karar verilen İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 15/12/2011 tarih ve 2010/264 Esas- 2011/647 Karar sayılı dosyası, 29/06/2015 günü incelemesi yapılan ve Dairemizin 2015/6863 Esas-2015/3368 sayılı kararı ile bozulmasına karar verilen İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 18/04/2012 tarih ve 2010/240 Esas-2012/260 Karar sayılı dosyası, daha önceden kesinleşen İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 2010/261 esas-2011/415 karar ve 2011/86 Esas- 2011/487 Karar sayılı dava dosyalarının mevcut olduğu, yine İstanbul 4. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 2011/356 Esas- 2012/378 Karar sayılı dosyaları ile İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 2011/314 Esas- 2012/276 Karar sayılı dosyalarının da Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığında mevcut bulunduğunun anlaşılması karşısında;
Anılan dosyalar getirtilip incelenerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığındaki dosyanın akıbeti de araştırılarak mümkün olanların birleştirilmesi, kesinleşmiş olanların ise suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK’nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.