Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2015/14531 E. 2015/6658 K. 04.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/14531
KARAR NO : 2015/6658
KARAR TARİHİ : 04.11.2015

Tebliğname No : 11 – 2011/279729
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 22. Asliye Ceza Mahkemesi
[ Kadıköy (Kapatılan) 4. Asliye Ceza Mahkemesi]
TARİHİ : 02/06/2011
NUMARASI : 2010/418 (E) ve 2011/418 (K)
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 gün ve 2008/250-13 sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK’nın 231/6-c madde ve bendinde işaret olunan, zarar kavramının kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğu, defter ve belge ibraz etmeme suçunda anılan maddenin aradığı anlamda somut bir zarardan söz edilemeyeceği dikkate alındığında; adli sicil kaydı bulunmayan sanık hakkında hazine zararının giderilmediği ve bu nedenle kanaat oluşmadığından bahisle yazılı şekilde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
2-TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, sanık hakkında 1. fıkranın (c) bendinde yazılı hak yoksunluğunun, sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesi tarihine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
3- Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 07.06.2010 yerine 14.06.2010 olarak yanlış gösterilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 04.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.