Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2015/14520 E. 2015/6656 K. 04.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/14520
KARAR NO : 2015/6656
KARAR TARİHİ : 04.11.2015

Tebliğname No : 11 – 2011/309366
MAHKEMESİ : Konya 5. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14/06/2011
NUMARASI : 2010/779 (E) ve 2011/424 (K)
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Sanık hakkında, 2005 takvim yılında sahte fatura düzenleyen şirket ve mükelleflerden temin ettiği 25 adet faturayı kullandığı iddiasıyla sahte fatura kullanmak suçundan dava açılmış olması karşısında; sahte fatura düzenleme ve kullanma suçunda suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ”Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır” şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanunu’nun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi ve dosyada fatura asılları veya onaylı örneklerinin bulunmadığı göz önüne alınarak, suça konu faturaların aslı ya da onaylı suretleri getirtilip incelenerek, kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi, ayrıca sahte fatura düzenlediği iddia olunan S.. Deri.. Ltd. Şti, Z… Deri.. Ltd. Şti ve E.A. hakkında düzenlenen 12.10.2010, 05.09.2010 ve 28.01.2010 tarihli Vergi Tekniği Raporları bulunduğunun dosya kapsamından anlaşılması karşısında, adı geçen şirket yetkilileri ve mükellef hakkında kullanıldığı iddia edilen faturalara ilişkin sahte fatura düzenlemek suçundan açılmış dava bulunup bulunmadığının araştırılması, varsa dava dosyalarının getirtilip incelenmesi, mümkünse davaların birleştirilmesi, birleştirilememesi halinde davayı ilgilendiren ve sahteliği belirleyen delillerin dava dosyasına intikal ettirilmesi, faturaların gerçek alım satım karşılığı olup olmadığının tesbiti bakımından, mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile, faturaları düzenleyen mükelleflerin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoğu olup olmadığı dikkate alınarak, faturaları düzenleyenler ile sanığın ticari defter ve belgeleri üzerinde karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik kovuşturma ile yetersiz bilirkişi raporu gerekçe gösterilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre de;
a-2005 takvim yılında birden fazla sahte fatura kullanılması nedeniyle 5237 sayılı TCK’nın 43. maddesi uyarınca hükmolunan ceza üzerinden arttırım yapılmaması,
b- Kasıtlı suçtan uzun süreli hapis cezasına mahkûmiyetin sonucu olarak 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmaması,
Kanuna aykırı ve katılan vekili ile sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 04.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.