Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2015/14063 E. 2015/6870 K. 10.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/14063
KARAR NO : 2015/6870
KARAR TARİHİ : 10.11.2015

Tebliğname No : 7 – 2013/321674
MAHKEMESİ : İstanbul 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 18/07/2013
NUMARASI : 2012/510 (E) ve 2013/420 (K)
SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
  Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
  Ancak;
1- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 08/04/2014 tarih 2013/7-591 Esas 2014/171 sayılı kararında açıklandığı üzere, bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmayıp toplum olduğu cihetle; sanık hakkında, 03/03/2006 suç tarihli eylemi hakkında 02/05/2006 tarihli, 09/03/2006 suç tarihli eylemi hakkında ise 24/11/2006 tarihli iddianame ile kamu davalarının açılması, anılan her iki eylemde de sanığın bandrolsüz CD satarken yakalandığının anlaşılması ve hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetildiğinde, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işlediğinin kabulü ile hakkında tek bir ceza tayin edilip TCK’nın 43/1 maddesiyle cezadan arttırım yapılması gerektiği gözetilmeden iki eylemden ayrı ayrı ceza tayin edilmesi,
2-TCK’ nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, sanığın 1. fıkranın (c) bendinde belirtilen kendi altsoyu üzerindeki velayet hakkı ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmeye, altsoyu dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin  gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.