Yargıtay Kararı 19. Ceza Dairesi 2015/119 E. 2015/7414 K. 19.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/119
KARAR NO : 2015/7414
KARAR TARİHİ : 19.11.2015

Tebliğname No : KYB – 2014/394507
S. G. 20/01/2014 tarihli nüshasının birinci sayfasında “Savcı Z.. Ö..’e mahkemeden tekzip şoku” ve 20. sayfasında “Başvuru kabul edilmedi” başlıkları ile yayımlanan yazılar nedeniyle ilgilisi Z.. Ö..’ün vâki düzeltme ve cevap isteminin reddine dair Bakırköy 22. Sulh Ceza Mahkemesinin 19/03/2014 tarihli ve 2014/279 değişik iş sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulüne düzeltme metinlerinin yayımlanmasına ilişkin Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/03/2014 tarihli ve 2014/72 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 02/12/2014 gün ve 72593 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 10/12/2014 gün ve KYB.2014-394507 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre; S. G.’nin bir tüzel kişi olduğu, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 12/1. Maddesine göre, “Hükmi şahıslara tebliğ, salahiyetli mümessillerine, bunlar birden ziyade ise, yalnız birine yapılır”. Aynı Kanun’un Hükmi şahıslar namına kendilerine tebliğ yapılacak kimseler her hangi bir sebeple mutat iş saatlerinde iş yerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde tebliğ, orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır.” kuralına aykırı olarak ve cevap ve düzeltme metninin, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca, adı geçen gazetelerin sorumlu müdürlerine gönderilmesi yerine, tebliğ evrakının sorumlu kişiye yapıldığını gösterir şekilde tebliğ mazbatası düzenlenmediği ve usulüne uygun tebliğ koşulu yerine getirilmediği gözetilmeden, itirazın bu yönden reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmiş olmasında isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
5187 sayılı Basın Kanunu’nun 14/1 maddesinde yer alan “Süreli yayınlarda kişilerin şeref ve haysiyetini ihlal edici veya kişilerle ilgili gerçeğe aykırı yayım yapılması halinde, bundan zarar gören kişinin yayım tarihinden itibaren iki ay içinde göndereceği suç unsuru içermeyen, üçüncü kişilerin hukuken korunan menfaatlerine aykırı olmayan düzeltme ve cevap yazısını; sorumlu müdür hiçbir düzeltme ve ekleme yapmaksızın, günlük süreli yayınlarda yazıyı aldığı tarihten itibaren en geç üç gün içinde, diğer süreli yayınlarda yazıyı aldığı tarihten itibaren üç günden sonraki ilk nüshada, ilgili yayının yer aldığı sayfa ve sütunlarda, aynı puntolarla ve aynı şekilde yayımlamak zorundadır.” şeklindeki hüküm uyarınca kişilerin, süreli yayınlarda şeref ve haysiyetinin ihlal edildiği veya hakkında gerçeğe aykırı yayım yapıldığı iddiasıyla 5187 sayılı Kanun kapsamındaki düzeltme ve cevap yazısı yayımlanması taleplerinin doğrudan sorumlu müdüre gönderilmesinin gerektiği, düzeltme ve cevap yazılarının hükmi şahıs niteliğindeki gazeteye gönderilemeyeceğinden, kanun yararına bozma isteminde yer alan hükmi şahıslara tebligatı düzenleyen 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 12. maddesinin olayda uygulama yerinin bulunmadığı gibi, somut olayda, S. G. 20/01/2014 tarihli nüshasının birinci sayfasında “Savcı Z.. Ö..’e mahkemeden tekzip şoku” ve yirminci sayfasında “Başvuru kabul edilmedi” başlıkları ile yayımlanan haber nedeniyle talep eden Z.. Ö.. vekili tarafından gazetenin sorumlu müdürü Ş. Ç. adına gönderilen cevap ve düzeltme istemini içerir Bakırköy 40. Noterliğinin 21/03/2014 tarih ve 7…. yevmiye no’lu ihtarnamesinin 10/03/2014 tarihinde “muhatabın adreste daimi çalışanı iletişim asistanı S. T. imzasına tebliğ edilmiştir.” şerhi ile tebliğ edilmesine karşın, gerek sorumlu müdür Ş. Ç. ve gerekse gazetenin sahibi şirket vekillerinin anılan tebligatın alınmadığına veya usulsüz olduğuna ilişkin bir iddialarının da bulunmadığının anlaşılması karşısında, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yerinde görülmeyen kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 19/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.