YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/10950
KARAR NO : 2015/6886
KARAR TARİHİ : 10.11.2015
Tebliğname No : 7 – 2013/36941
MAHKEMESİ : İstanbul 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 13/11/2012
NUMARASI : 2012/184 (E) ve 2012/531 (K)
SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 08/04/2014 tarih 2013/7-591 Esas 2014/171 sayılı kararında açıklandığı üzere, bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmayıp toplum olduğu cihetle; UYAP ortamında yapılan araştırmada benzer eylem nedeniyle sanık hakkında İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 11.10.2012 tarih ve 2012/106 Esas, 2012/510 sayılı kararı ile verilip aynı gün incelemesi yapılan ve bozulmasına karar verilen Dairemizin 2015/11053 Esasında kayıtlı olan dava dosyasının da mevcut bulunduğunun anlaşılması karşısında;
Anılan dosya getirtilip incelenerek, mümkünse birleştirilmesi, mümkün olmaması halinde ise suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddanamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK’nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.