Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2016/3754 E. 2016/6666 K. 26.04.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3754
KARAR NO : 2016/6666
KARAR TARİHİ : 26.04.2016

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

Dava dilekçesinde, evlat edinmede ana ve babanın rızasının aranmamasına karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 26.04.2016 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY YAZISI

Davacı kurum, evlilik haricinde dünyaya gelen ve … Çocuk Mahkemesinin kararıyla koruma altına alınarak hakkında “bakım tedbiri”uygulanan küçüğün, evlat edinme hizmetlerinden yararlandırılacağını, Türk Medeni Kanununun 311’nci maddesinde yer alan sebeplerin mevcut olduğunu ileri sürerek, evlat edinmede ana ve babanın rızasının aranmamasına karar verilmesini istemiş; mahkeme; “dava açılmadan önce çocuğun koruma altına alındığını, bundan sonra evlat edinmede ana ve babanın rızasının aranmaması kararının, evlat edinme işlemleri sırasında verileceğini” gerekçe göstererek isteği reddetmiştir.
Türk Medeni Kanunu’nun 312’nci maddesinin (1.) fıkrasının son cümlesinde yer alan “küçüğün yerleştirilmesinden önce” ifadesiyle kast edilen, koruma tedbiri nedeniyle çocuğun yuvaya alınmış olması değil, gelecekte evlat edinilmek amacıyla yerleştirmedir. Küçük, aracı kurum tarafından gelecekte evlat edinme amacıyla “Küçüklerin Evlat Edinilmesinde Aracılık Faaliyetlerinin Yürütülmesine İlişkin Tüzük” (R.G. 15.03.2009 gün ve 27170 sayı) hükümleri çerçevesinde evlatedinme amacıyla henüz bir yerleştirme işlemine tabi tutulmadığına göre, aracı kurum evlat edinmede ana ve babasının rızasının aranmaması kararı isteyebilir. Başka bir ifade ile davacı kurum, başvuru zamanını geçirmiş değildir. Bu Bakımdan davalıya tebligat yapılarak işin esasının incelenmesi gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun onama kararına katılamıyorum.