Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2015/7381 E. 2015/9251 K. 02.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/7381
KARAR NO : 2015/9251
KARAR TARİHİ : 02.06.2015

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, … İli … İlçesi … Köyü … ada … parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Mahkemece bozma ilamına uyulmuşsa da gereği tam olarak yerine getirilmemiştir.
Şöyle ki;
1-Mahkemece verilen ilk karar Dairemizce, 2012 yılı itibariyle sulu şartlarda değerlendirmeye alınan çileğin ilk yıl ortalama verimi 200 kg, ilk yıl üretim masrafı 1949 TL/da olduğu halde, hükme esas alınan bilirkişi raporunda sırasıyla 1200 kg ve 912,66 TL/da alınmak suretiyle bedel tespit edilmesinin doğru görülmediği belirtilerek bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyulduğuna göre, bozma gerekleri yerine getirilmeli ve bu bağlamda bozma kapsamı dışına çıkılmamalıdır.
Bozma ilamında, taşınmazın değerlendirilmesinde esas alınan birinci yıl buğday, ikinci yıl taze fasulye ve beş yıl çilek münavebesi yönünden herhangi bir bozma nedeni belirtilmemiş olduğuna göre, bozma öncesi hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen münavebe değiştirilmeksizin, salt bozmada belirtilen veriler esas alınmak suretiyle hesaplama yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, mahkemece uyulan bozma ilamında değinilen husus dışına çıkılarak, münavebenin birinci yıl buğday, ikinci yıl taze fasulye ve yedi yıl çilek olarak değiştirilmesi suretiyle toplam dokuz yıl münavebe üzerinden değerlendirme yapan bilirkişi kurulu raporuna göre karar verilmesi,
2-Mahkemenin ilk kararında tespit edilip idarece davalı adına bankaya yatırılan bedel ile bozmadan sonra saptanıp hüküm altına alınan bedel arasındaki farkın (idarece fazladan yatırılmış olan paranın) davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş olan mevduat faizi ile birlikte davacı idareye ödenmesine karar verilmesi gerekirken, fazladan alındığı anlaşılan bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesi ile yetinilmiş olması,
3-30.04.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6459 sayılı Kanunun 6. maddesiyle 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkra gereğince, (bozma kararı ile hükmedilen kamulaştırma bedelinin azaldığı da dikkate alınarak) dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten ilk karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerekirken, depo edildiği tarihe kadar faiz uygulanmış olması,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 02.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.