Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2015/4956 E. 2015/17835 K. 07.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4956
KARAR NO : 2015/17835
KARAR TARİHİ : 07.12.2015

T.C.
YARGITAY
18. Hukuk Dairesi

Y A R G I T A Y İ L A M I

MAHKEMESİ : Afyonkarahisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 20/11/2014
NUMARASI : 2013/773-2014/750

Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Kamulaştırma Yasasının 4650 sayılı Yasayla değişik 11. maddesinin birinci fıkrasının arazilere ilişkin (f) bendinde taşınmazın dava tarihindeki mevkii ve şartlarına göre olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden değerinin belirleneceği öngörülmekte olup bu yöntemle taşınmazın değerinin saptanmasında münavebeye alınacak ürünler yönünden sulu ya da kuru tarım arazisi niteliğinde olup olmaması önem taşıdığından; bilirkişi kurulu raporunda, dava konusu taşınmaz “komşu parselde bulunan derin kuyulardan sulandığı nedeniyle sulu tarım arazisi ” olarak değerlendirilmiş ise de; sulama kaynağının ne olduğu açıkça gösterilmeden bilirkişi raporunda belirtilen sulamanın taşınmazın tamamında ve her mevsim için fiilen yeterli olup olmadığı, dereden sulanıyorsa bu suyun kendi doğal akışı ile mi yoksa özel bir pompalama ya da başka bir sistemle mi taşınmaza ulaştığı, yapılan sulamanın taşınmaz üzerinde bulunan derin kuyudan mı sağlandığı, başkasının taşınmazındaki bir kuyudan yapılıyor olması durumunda bu sulamanın daimi ve geçerli kabul edilebilmesi için kaynak üzerinde dava konusu taşınmaz lehine bir mükellefiyet kurulmuş olması gerektiğinden bu hususun varlığı ve suyun yeterliliği vb. gibi hususlar ayrıntılı bir biçimde araştırma yapılarak belirlenmeden, pompalama veya damla sulama yöntemi ile yapılan bir sulama varsa bunun için yapılacak giderlerin de üretim masraflarına ilave edilmesi gerektiği düşünülmeden bölgenin yaygın olarak derin kuyulardan sulama imkanı olması nedeniyle taşınmazı sulu veya sulanabilir tarım arazi olarak kabul edilmesi ve bu yönde düzenlenen bilirkişi kurulu raporuna dayalı hüküm kurulması,
./..

2015/4956-17835 -2-

2-Bilirkişi kurulunca münavebeye alınan ürünlerin 2013 yılı itibarıyla sulu şartlarda dekar başına asgari ve azami verimini, kilogram başına toptan satış fiyatını ve dekar başına ayrıntılı üretim giderini gösterir veri cetvelinin (gider kalemlerini tek tek açıklar biçimde) gıda, tarım ve hayvancılık il müdürlüğünden getirtilip raporun denetlenmemesi,
3-Kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın idare adına tescil davasının niteliğine göre, davada vekille temsil edilen davacı idare yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Karşılaştırıldı ZS.