YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/3182
KARAR NO : 2015/16603
KARAR TARİHİ : 17.11.2015
ESAS NO :
KARAR NO :
Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : Samsun 4. Aile Mahkemesi
TARİHİ : 26/11/2014
NUMARASI : 2012/462-2014/614
DAVACI :
DAVALI :
KÜÇÜK :
Dava dilekçesinde, tanımanın iptaline karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde, küçük ’nün evlat edinilmesi amacıyla Düzce Aile Mahkemesinin 2011/952 esas sayılı dosyasında yargılama yapıldığı ve davacı kurumun bu davada feri müdahil olduğu, yargılama sırasında küçük Seher’in davalı E.. T.. tarafından 20.01.2012 tarihli tanıma senedi ile tanındığı, davalının, küçüğün babası olup olmadığı konusunda şüphelerin bulunduğu belirtilerek davalı tarafından yapılan tanımanın iptaline karar verilmesi talep edilmiş, mahkemece yapılan DNA incelemesi sonucunda davalının küçük Seher’in babası olduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 297.maddesinde; “Tanıyan, yanılma, aldatma veya korkutma sebebiyle tanımanın iptalini dava edebilir. İptal davası anaya ve çocuğa karşı açılır.” hükmü düzenlenmiştir. Yine aynı Yasanın 298.maddesinde; “Ana, çocuk ve çocuğun ölümü hâlinde altsoyu, Cumhuriyet Savcısı, Hazine ve diğer ilgililer tanımanın iptalini dava edebilirler. Dava tanıyana, tanıyan ölmüşse mirasçılarına karşı açılır.” hükmüne yer verilmiştir.
Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler ve yapılan açıklamalar dikkate alındığında, tanımanın iptali davasını tanıyan ve tanıma işleminden hukuki menfaati etkilenen ilgililerin açabileceği anlaşılmaktadır. Somut olayda davacı kurum, her ne kadar evlat edinme davasında feri müdahil olsa da, davacı kurumu tanıma işleminden hukuki menfaati etkilenecek olan ilgililer kapsamında değerlendirmek yasanın amacına uygunluk oluşturmayacaktır. Bu durumda mahkemece, davacı kurumun davada aktif dava ehliyeti bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek DNA incelemesinin sonucu dikkate alınarak davanın reddine karar verilmiş olması doğru değil ise de, sonucu bakımından doğru olan kararın gerekçesi yukarıda yazılı olduğu şekilde düzeltilmesi suretiyle hükmün ONANMASINA, 17.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.
BAŞKAN ÜYE ÜYE ÜYE ÜYE
Karşılaştırıldı NE.