YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/17014
KARAR NO : 2015/15597
KARAR TARİHİ : 02.11.2015
T.C.
YARGITAY
18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/17014
KARAR NO : 2015/15597
Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : Edremit 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 16/01/2014
NUMARASI : 2013/301-2014/25
DAVACI :
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, Havran İlçesi Çamdibi Köyü 939 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Havran Gıda, Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğünce bozmadan önce dosyaya gönderilen 05.09.2011 günlü veri cetvelinde, zeytin üretim gideri 2011 yılı için 635,50 TL, 31.08.2015 günlü veri cetvelinde ise yine 2011 yılı itibariyle 652,50 TL olup, veri cetvellerinin farklı ve çelişkili olması nedeniyle ve Dairenin bir önceki bozma ilamının 1. bendinde açıklandığı üzere zeytin veriminin en çok 500 kg olarak değerlendirileceği de gözetilerek dava konusu taşınmazın bulunduğu Havran Gıda, Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğü’nden sulu şartlarda zeytinin 2011 yılı itibariyle asgari-azami üretim giderlerini (yukarıda belirtilen üretim gideriyle ilgili cetveller gönderilip mevcut çelişkinin nedeni sorulup bu çelişkinin giderilmesinin istenmesi suretiyle) gösteren veri cetveli ile alınacak cevap yazılarının dosyaya getirtilmesi ve raporun buna göre denetlenmesi gerekirken, üretim gideriyle ilgili cetveller arasındaki çelişki giderilmeden ve zeytinin 700 kg/da verimine göre saptanmış olan üretim gideri cetvellerini esas alan rapora itibarla hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2-Hükme esas alınan bilirkişi raporunda 652,50 TL olarak alınan zeytinin üretim giderinin içinde 56 TL yağa işleme masrafının düşülmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
./..
2015/17014-15597 -2-
3-Mahkemenin ilk kararında tespit edilip idarece davalı adına bankaya yatırılan bedel ile bozmadan sonra saptanıp hüküm altına alınan bedel arasındaki farkın (idarece fazladan yatırılmış olan paranın) davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş mevduat faizi ile birlikte davacı idareye ödenmesine karar verimişse de davacıya iadesi gereken fazla miktarın kararda belirtilmemesi,
4-Davanın niteliği gereği, yargılamada kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalılar yararına karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, bu konuda herhangi bir karar verilmemiş olması,
Doğru görülmemiştir.
5-Bundan ayrı;
Anayasa Mahkemesi 1. Bölümünün 19.12.2013 tarih ve 2013/817 sayılı kararında kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasa’nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir.
Yasa koyucu da, bu hak ihlalini dikkate alarak, 6459 sayılı Kanunun 6. maddesiyle 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkrada (yürürlük tarihi 30.04.2013) kamulaştırma bedelinin tesbiti için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanmasına ilişkin düzenleme getirmiştir.
Her ne kadar getirilen bu faiz hükmü maddi hukuka ilişkin olup, aynı Yasanın 29. maddesi gereğince yayımı tarihinden sonra açılacak davalara uygulanması gerekir ise de; 30.04.2013 tarihinden sonra açılacak davalar için yapılan bu düzenleme ile Anayasa Mahkemesi’nin makul süreyi aşan yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte değerlendirildiğinde, 30.04.2013 tarihinden önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ile tescil davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla mahkemece dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği 12.12.2011 tarihinden bozmadan sonra hükmedilen kamulaştırma bedelinin düştüğü de dikkate alınarak ilk karar tarihi olan 14.02.2012 tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğinden bu yönden de mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 02.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.
BAŞKAN ÜYE ÜYE ÜYE ÜYE
Karşılaştırıldı SA.