Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2015/16803 E. 2015/15201 K. 26.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/16803
KARAR NO : 2015/15201
KARAR TARİHİ : 26.10.2015

T.C.
YARGITAY
18. Hukuk Dairesi

ESAS NO : 2015/16803
KARAR NO :

Y A R G I T A Y İ L A M I

MAHKEMESİ : Karşıyaka 3. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 06/10/2011
NUMARASI : 2011/1143-2011/1404
DAVACI-VASİ ADAYI :
DAVALI-VASİ :
KISITLI :

Dava dilekçesinde, kısıtlı Y.. D..’in vasisinin değiştirilmesi istenilmiştir. Mahkemece vasi adayına kısıtlıyı Urla’ya yerleştirmesi yönünde izin ve yetki verilmesine, mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I

1-Davalı Müzeyyen vekilinin temyiz istemi yönünden;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 103/1-b maddesi uyarınca vesayet davaları adli tatilde görülecek dava ve işlerden olduğundan, bu davalara ilişkin kararların tebliğinde ve sürelerin hesabında 104. madde uygulanamaz. Mahkeme kararı davalı tarafa 15.07.2015 tarihinde tebliğ edilmiş olup, davalı tarafından 02.09.2015 tarihinde temyiz edilmiştir. Bu durumda, HUMK.nun 437. maddesi hükmünde öngörülen 8 günlük temyiz süresi geçmiş bulunduğundan 01.06.1990 gün ve 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca temyiz isteminin REDDİNE,
2-Davacı Selen’in temyiz istemi yönünden;
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı dava dilekçesinde; babası olan Y.. D..’in akıl zayıflığı nedeniyle kısıtlandığını, kendisine kardeşi Müzeyyen’in vasi atandığını, ancak vasinin vasilik görevini gereği gibi yapmadığını ileri sürerek vasinin değiştirilmesini istemiş, mahkemece yetkisizlik kararı verilmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 411. maddesi gereğince vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairelerine aittir. Bu yetki kesindir ve mahkemece doğrudan gözetilir. Aynı Yasanın 412. maddesi uyarınca ise; vesayet makamının izni olmadıkça vesayet altındaki kişi, yerleşim yerini değiştiremez. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 7/g maddesine göre; kişilerin yerleşim yeri adreslerinin nüfus aile kütüklerinde bulunması zorunludur.
Bu kanuna dayanılarak çıkartılan Adres Kayıt Sistemi Yönetmeliğinin 13/1. maddesine göre, yerleşim yeri adreslerinin tutulmasında kişinin yazılı beyanı esas alınır. Adres beyan formundaki bildirimler aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir.

./..
-2-

Dosyadaki bilgi ve belgelerden; M.. A.. tarafından babası olan Y.. D..’in akli melekelerinin zayıf olması nedeniyle kısıtlanması istemiyle 13.07.2011 tarihinde Karşıyaka Sulh Hukuk Mahkemesine dava açıldığı, bu mahkemece 06.11.2011 tarihinde Y.. D..’in akıl zayıflığı nedeniyle Türk Medeni Kanununun 405. maddesi uyarınca kısıtlanıp M.. A..’un vasi atandığı, bu kararın 25.10.2011 tarihinde kesinleştiği, davacı Selen tarafından 28.10.2013 tarihinde vasi olan Müzeyyen’in vasilik görevlerini gereği gibi yapmadığını ileri sürerek vasinin değiştirilmesinin istendiği, Karşıyaka 3. Sulh Hukuk Mahkemesince 23.05.2014 tarihinde kısıtlının Urla Bakımevi’nde kaldığı, dolayısıyla yetkili mahkemenin Urla Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesi ile yetkisizlik kararı verildiği, bu kararın temyizi üzerine Dairemizce; Y.. D..’in Karşıyaka Sulh Hukuk Mahkemesince kısıtlandığı, kısıtlama kararından sonra da mahkemece vasiye kısıtlı adına dava açması, vekil tutması, kısıtlıyı Urla Bakımevi’ne yerleştirmesi gibi birçok ek karar verildiği, ancak kısıtlının yerleşim yerinin değiştirilmesine ilişkin vesayet makamı tarafından izin verildiğine dair bir kararın olmadığı dikkate alındığında Karşıyaka Sulh Hukuk Mahkemesince vasinin değiştirilmesi davasında işin esası incelenerek bir karar verilmesi yerine, davaya Urla Sulh Hukuk Mahkemesinde bakılmak üzere yetkisizlik kararı verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle bozulduğu, yerel mahkemece bu bozma ilamına uyulmasına rağmen Urla Sulh Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğundan bahisle yeniden yetkisizlik kararı verildiği, bu kararın temyiz edildiği görülmektedir. Vasisi değiştirilmek istenen kısıtlı Y.. D..’in dava tarihindeki yerleşim yerinin Karşıyaka Sulh Hukuk Mahkemesinin yargı alanında kaldığı, bu hususun yukarıda değinilen Dairemizin bozma kararıyla da kesin olarak saptandığı anlaşılmaktadır.
Her dava açıldığı tarihteki şartlara göre değerlendirilir. Dava tarihinden sonra yargılama sırasında kısıtlanması istenilen kişinin yerleşim yerinin vesayet makamının izni olmadan değişmesi halinde mahkemece yetkisizlik kararı verilemez. Yerel mahkemece, Yargıtay’ın bozma ilamına uyulması halinde bozma ilamında belirilen hususların yerine getirilmesi gerekir. Somut olayda davanın açıldığı tarihte kısıtlı Y.. D..’in yerleşim yeri adresinin Karşıyaka olduğu sabittir. Sonradan yerleşim yeri adresinin değişmesi nedeniyle yetkisizlik kararı verilemez. O halde yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler ve yapılan açıklamalar karşısında; davada yetkili mahkeme olan Karşıyaka Sulh Hukuk Mahkemesince vasinin değiştirilmesi davasında işin esası incelenerek bir karar verilmesi yerine, davaya Urla Sulh Hukuk Mahkemesinde bakılmak üzere yetkisizlik kararı verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 26.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

BAŞKAN ÜYE ÜYE ÜYE ÜYE

Karşılaştırıldı A.Ç.