Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2015/16704 E. 2015/16812 K. 19.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/16704
KARAR NO : 2015/16812
KARAR TARİHİ : 19.11.2015

Y A R G I T A Y İ L A M I

Davacı ile davalı aralarındaki taşınmazın kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak açılan tazminat davasına dair Uşak 1.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 04.03.2014 günlü ve 2013/227-2014/153 sayılı hükmün bozulması hakkında Dairece verilen 17.06.2014 günlü ve 2014/9970-10811 sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Bu isteğin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekilinin karar düzeltme dilekçesi ile eklerinin ve tüm dosya kapsamının yeniden incelenmesi sonucunda; dosyada mevcut 23.10.2013 tarihli bilirkişi raporunda a, b, c harfleriyle gösterilen kısımların zeminde kullanılamaz hale geldiğinin, inşaat halinin sürmesi nedeniyle her an durum değişikliği olmakla birlikte parsellerin tamamına yakının kullanılamaz halde olduğunun belirtildiği, bu suretle dava konusu taşınmaza fiilen el atmanın mevcut olduğu bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 17.06.2014 gün ve 2014/9970-10811 E.K. sayılı bozma ilamının kaldırılmasına karar verilip dosyadaki tüm bilgi ve belgelerin yeniden incelenmesi sonucunda:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Kamulaştırmasız el atma davalarına da uygulanan Kamulaştırma Yasası’nın 10. maddesi ile bedelin tespiti esaslarını düzenleyen 11. maddenin (g) bendi hükmüne göre; kamulaştırılacak taşınmazın arsa olarak kabulü halinde kamulaştırma (değerlendirme) gününden önceki özel amacı olmayan emsallerin satış değeri esas alınarak değerinin tespit edilmesi gerekir.
Bu esaslara göre gerçekçi ve doğru sonuçlara ulaşılabilmesi için; emsal alınan taşınmazın satış tarihinin değerlendirme tarihinden önce ve değerlendirme tarihine yakın bulunması, dava konusu taşınmaza örnek teşkil edebilecek nitelikte, dava konusu taşınmaz ile aynı veya yakın semtlerde bulunması, topografik yapısı, manzarası, konumu, üzerinde yapılabilecek inşaat ve katlar için izin ve ruhsat sınırları, yüzölçümleri, imar uygulamasına konu edilmiş olup olmadıkları, sokak, cadde veya şehir alanlarına cepheleri ve mesafeleri gibi yönlerden benzer ya da yakın özelliklere sahip bulunması gereklidir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda Dikilitaş Mahallesi 2704 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 29.01.2008 tarihli 37000 TL bedelli satışının esas alındığı belirtilmişse de dosyaya getirtilen tapu kaydından belirtilen tarihte böyle bir satışının olmadığı anlaşılmış olup, mahkemece bu husus açıklığa kavuşturulmadan, gerçekte varolmayan bir satışı emsal olarak inceleyen
./..

bilirkişi raporuna göre hüküm kurulmuş olması doğru görülmediğinden mahkemece tarafların vereceği ya da re’sen getirtilecek kayıtlar üzerinden yukarıda açıklanan ilkelere uygun taşınmaz satışları araştırılarak emsal olabilme niteliklerine uygun bulunanlar tespit edilip bu emsallerin 11. maddenin (d) bendinde öngörülen vergiye esas olmak üzere ilgili belediyelerce bulundukları cadde veya sokak için değerlendirme tarihindeki asgari m² değerleri getirtilip, dava konusu taşınmazın değerlendirme, emsal taşınmazların ise değerlendirmeye esas alınan satış tarihleri itibarıyla imar düzenlemesi sonucu meydana gelen imar parselleri olup olmadıkları da belediye imar ve tapu müdürlüklerinden araştırılıp bu emsallere göre ve ayrıntılı olarak karşılaştırma yapan raporlar alınarak oluşacak duruma göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Dava konusu taşınmazların bedeline hükmedildiği halde tapu kaydının davacının hisseleri oranında iptali ile davalı idare adına tesciline karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine” şeklinde yazılarak Yargıtay ilamının bu şekilde düzeltilmesine, karar düzeltme harcının istek halinde düzeltme isteyene iadesine,

Karşılaştırıldı. ZS.