Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2015/16418 E. 2015/15516 K. 02.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/16418
KARAR NO : 2015/15516
KARAR TARİHİ : 02.11.2015

MAHKEMESİ : Çanakkale 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/04/2014
NUMARASI : 2012/73-2014/151

Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, ….. Köyü 1421 ve 1422 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir
Şöyle ki;
1-Taşınmazın niteliğinin belirlenmesinde; imar planı içinde olup olmadığı, imar planı içinde ise tarihi, ölçeği ve türü (nazım-uygulama), belediye ve diğer altyapı hizmetlerinden (yol, su, elektrik, çöp toplama, kanalizasyon, aydınlatma gibi) yararlanma durumu, etrafının meskun olup olmadığı, nazım imar planı içinde ise bu plandaki konumu, hangi amaçla plan kapsamına alındığı, yerleşim merkezine mesafesi, beldenin gelişme istikametinde olup olmadığı, taşınmaz belediye nazım imar planı (1/5000 ve daha büyük ölçekli) içinde ise, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 17.04.1998 gün ve 1996/3-1998/1 sayılı kararı uyarınca, bu plan kapsamına alındığı tarih ve plandaki konumu, altyapı hizmetlerinden yararlanma ve ulaşım olanakları, belediye merkezine uzaklığı, kullanım biçimi itibariyle iskan amacına yönelik yapılaşma olasılıkları, 1/1000 ölçekli mevzi imar planının yapılış amacı, nazım imar planının uygulanması için yapılan plan olup olmadığı ve tarihi de değerlendirilmek üzere araştırılmalıdır.
Dosya içindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde, belediyeden gelen yazıda dava konusu taşınmazın 1/1000 imar planı dışında olduğu ,mücavir alan içinde bulunduğu belirtilmiş olup, Dairemizin geri çevirme kararı üzerine belediyeden gelen yazıda bu defa dava konusu taşınmazın 1/1000 ölçekli uygulama imar planı sınırları içinde olduğu belirtildiği görülmüştür. Buna göre belediye yazıları arasındaki çelişkinin giderilip, dava konusu taşınmazın vasfı kesin olarak belirlendikten sonra, taşınmaz arsa ise emsal karşılaştırması yapmak, arazi ise net gelir yöntemine göre değeri belirlenmek suretiyle değer biçilmesi gerekirken yetersiz araştırma ve eksik inceleme ile değerlendirme yapan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması,

Kabule göre de;
2-Arsa niteliğindeki bir taşınmazın kamulaştırma bedeli tespit edilirken; davaya konu taşınmazın değerinin tesbiti sırasında emsal alınan taşınmazın satış fiyatına Türkiye İstatistik Kurumu üretici fiyat endeksi uygulanmak suretiyle değerlendirme tarihinde oluşan fiyatları bulunduktan sonra dava konusu taşınmazla karşılaştırılıp incelenerek aradaki farklılıklar belirtilip üstün ve eksik yönleri açıklanmalı, bu nitelik ve farklılıkların taşınmazın değerine olan etkilerinin ne olduğu belirtilmeli ve bu suretle yapılacak karşılaştırma ile dava konusu taşınmazın değeri belirlenmelidir.
Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi beyanında, …. Köyü 875 ve 874 parsel sayılı taşınmazlar emsal alınarak değerlendirme yapılmış ise de, arsa değerlendirmesinde esas alınan yukarıda açıklanan hesaplama yöntemine uyulmadan değerlendirme yapan bilirkişi raporuna göre karar verilmiş olması doğru değildir. Ayrıca aynı kamulaştırma nedeniyle aynı idare tarafından açılan ve Dairemizin incelemesinden geçen dosyalarında (Çanakkale 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/687 Esas-2014/143 Karar, Dairenin 2014/17114 Esas 2015/6428 Karar sayılı dosyaları) Barbaros Mahallesi 938 ada 16 parsel sayılı taşınmaz emsal alınarak yapılan değerlendirme sonucunda 46,47 TL/m² tespit edildiği, bu emsal taşınmazın değerlendirilmesinin ve değerlendirme sonucu bulunan m² bedelinin Dairemizce de uygun bulunarak onanmış olduğu anlaşılmakla sözü edilen dava dosyası da getirtilip aradaki farklılıkların nedenleri açıklanmadan dava konusu taşınmaza, farklı emsal alınarak değer belirleyen bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması,
3-Davaya konu ….. mevkii 1421 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırılan alanının dosya kapsamına göre 4951,36 m² olduğu ve kamulaşıtrıma bedelinin bu miktar üzerinden hesaplandığı anlaşılmış ise de, hüküm kısmının 1 numaralı bendinin ikinci satırında “4436,63 m² kısmının bedelinin” şeklinde yazılmak suretiyle infazda tereddüt yaratılmış olması,
4-Dava konusu taşınmazların davacı idare tarafından kamulaştırılan ve idare lehine terkinine karar verilen alanlarının yüzölçümünün hükümde açıkça gösterilmesi gerekirken, gösterilmeyerek infazda tereddüt yaratacak şekilde karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.n428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.